ilk başlarda henüz yaşanmışlık yok , neler geçti diyerek kafamı rahata erdirmeye çalışıyordum . Bildiğin konuşmuyorduk ama kontrol etmeyi ihmal etmiyorum , son görülmesi sık değildi beyler . Fotoğraf ve durum olsun yalnız olduğunu gösteriyordu. Gerçi yalnızsa da bana mı yalnızdı ama insan seviniyor işte ne yapayım elimden gelen sadece bu. Ben yurda geçtim eşyaları taşıdım derken mülayim bi çocuk vardı odada adı Mustafa , etliye sütlüye karışmaz onun da derdi benimki gibiydi. Bi gün oturuyoruz , gününü anlatıyor bu bana neymiş Gençlik Parkı'na gitmişler. Çocuğun suçu yok ben anlatmadım ona . Bizim hatunun elimi tuttuğu mekandı. Beyler bildiğiniz loser oldum yeminle. Şu hatundan önce bırak el ele tutuştuğum yeri ve günü aklımda tutmayı hangi hatunla beraber olup olmadığımı önemsemezdim. Yardırdım Mustafa'ya kabaca anlattım olanları. O sıralar yeni üniversiteli merakımla ortamımı da kurmuştum hani , sürekli dışarıdaydım bir de mekan ayarladım param da çok gitmiyordu. Artmıyordu ama eksiye de girmiyordum. Mustafa dine düşkün çocuktuk , önce o ortamı bırak sonra Allah falan diye anlatmaya başladı. He dedim geçtim. Madem ortam olmadan oluyor sen niye yalnızsın dedim , hayırlısı o dedi. La bunların her soruya cevabı var. -Dinsiz falan değilim ama arada mantık kuramadımdı- Beyler gel zaman git zaman ben Yağmur'u daha az hatırlar olmaya başlamıştım ki Ayça diye bi hatunla tanıştım. Buluştuk. Bana gözlerimde derin bir hüznün yattığını söyledi ve senin hikayen ne dedi. Kesin blöftü anasını satayım. Bugün buluştuğum 10 kişiden 7sine bunu desem anında bir hikaye alırım zaten. Çok da önemsememekle beraber anlattım. Bir hatun olarak sen ne diyorsun dedim. Arayı soğutma violencia dedi , erken girmişsin kız emin olamamıştır. Kolay mı bugün biriyle beraber olmak dedi. Yoo gayet kolay aslında etrafa bak dedim. Sen onlardan birini istemiyorsan kurallara bağlı kal dedi. Yazmamı tavsiye etti. Lan 2 hafta falan rahat geçmişti ama yoğun olarak görüyordum anlamıyordum ne oluyor bana