1. 101.
    +1
    "ama hayat çok sıkıcı iken bile huzurlu olabiliyormuş"
    sıkıcı hayatlar genelde huzurludur da zaten, bilmiyormuş numarası yapmamalısın bu yüzden.
    avuçlarımın içine kum doldurduğumu düşünüyorum ve sonrasında dokunan parmaklarımın izlerinin, derimin, etimin parmaklarımın arasından kumla, kuma doğru aktığını..
    şüphesiz ki bir şeyleri özlüyorum yine ya da bana öyle geliyor ama neyi olduğunu bilmiyorum yine, hala çok tecrübesizim.
    iş esnasında alkol yasak olduğu için kahveme tatlandırıcı olarak baileys kattırıyorum barmene, etraftaki insanlar gülümsüyor, ne hinlik ama; ben de gülümsüyorum.
    yazdıklarını okurken ne düşündüm biliyor musun?
    "özlemek böyle bir şey mi acaba, beni özlemiş olabilir mi cidden?"
    bu düşüncelerimi garip yerlere çekmeyeceğini biliyorum aslında ama illa ki senden başkaları da okuyacaktır.
    oysa ben bunları sadece sana yazdım, umarım kör olur bazısı.
    kör olmak demişken, ikimizi yan yana düşündüm bi an biliyor musun?
    gözlerimiz yok, ağzımız da, burnumuz da, beyaz renkli, çizilmemiş bi ufka doğru sessizce yürüyoruz, hayırdır inşallah.

    nefesimizin yettiği kadar bağıralım mı bir daha görüştüğümüzde?

    sebebi yok ama ağlamak da istiyorum sanırım, yağmur kıvamında.

    insan bazen gerçekten şaşırıyor..
    şerefe demek gelmiyor içimden, şimdilik önemsiz bi detay gibi duruyor çünkü;
    şaraba! diyorum bu yüzden, içelim, şarap'a.

    görüşelim aslan.
    ···
   tümünü göster