1. 476.
    +1
    Birkaç gün ona refakat ettikten sonra gitme zamanım gelmişti. Bahar henüz hastaneden taburcu olmadan gitmem gerekiyordu. "Sarıl bana" dedi bu bir veda sarılışından öteydi. En son bunu söylediğinde sonuç kötü olmuştu bunu düşünürken sımsıkı sarıldık. birbirimize doyamıyorduk yüzüne baktım hemen anladı "hayır hayır öpüşmek yok" derken çoktan iş işten geçmişti, hastanede olduğumuzun hiçbir önemi anlamı yoktu. "olmazsan nasıl tutunurdum hayata?" dedi "ben sana karaciğerimi değil sevgimi verdim, ikimiz birbirimiz içiniz. bu kadar yol bu kadar zorluk, şanssızlık sıkıntı hepsine değer bir sevgi aramızdaki." dedim yüzünün pencerelerinden iki damla yaş art arda firar etti. "merak etme, her sene görüşeceğiz yazın ben geleceğim sonbaharda sen geliyorsun beş sene sabredersek benim okulum bitmiş olacak, artık burası ile işimiz kalmayacak sana söz veriyorum" dedim başka şansımız yoktu ikimiz de inandık sözlerime. Kapıdan çıkarken usulca baktım ona ve sonra da çektim kapıyı. Artık benim de gözlerim yaşarmıştı. Çoğu zorluklarla karşılaşmıştım ama bu en zoruydu.

    Bir parçamı bırakarak üzgünce döndüm Türkiye'ye. Üniversite için hazırlıklarımı tamamlıyordum. Kalacak yer işleri vesaire... Bir gün telefonu yurt dışı hatlara açık arkadaşımın telefonundan aradım Bahar'ı. Çok konuşamadık iyi olduğunu onu merak etmememi söyledi pek bir şey soramadım. Aklımın her duvarında Bahar yazıyordu çıkış yolunu bulmaktansa içerde kaybolmayı seçmiştim.
    ···
   tümünü göster