1. 476.
    +2
    "Aysar, hadi sen git ben çaresine bakarım hastalığın ilerlemeden hemen tedavisine başlansın"
    "saçmalama seni bırakamam"
    "ben çok uzun bir süre hastanede kalabilirim abim gelecek zaten hadi lütfen.."
    "seni ne zaman ameliyata alacaklar?"
    "bulununca.."
    "ne bulununca?"
    "organ"
    "nakil mi bekliyoruz?!"
    "üzgünüm"
    "üzgün olmak bir şeyi değiştirmez, onlarla konuş benim karaciğerimden parça alabilirler senin yaşamın önemli burada!"
    ...

    ingilizcede karaciğer "liver" diye yazılır. 'live - r" yani yaşam kaynağı, hayat kaynağıdır karaciğer. Ertesi gün doku testine girdim. Doku uyumu olduğunu öğrendiğimde ilk defa böyle gülümsediğimi böyle hafifleyip gevşediğimi hissettim. Vakit kaybetmeden ameliyatla karaciğerimden parça alıp Bahar'a bir parça 'hayat' naklettiler. Artık onun içinde bir parçaydım. Şu ana kadar tarif ettiğim her duyguyu anlayabilirsiniz ama sevdiğinin içinde hayat bulmayı yaşamadan anlayamazsınız. artık onun bir parçasıydım belki en değerli parçası...
    ···
   tümünü göster