Çan eğrisi yoktu, doğrudur. Ama daha evvel de yazdım, 700 küsür kişinin girip 19 kişinin geçer not aldığı derslerimiz oldu. Bir tek kendinizi herşeyi biliyormuş gibi düşünmeyin. Geçme notunun bir dönem 70 olduğu bir sınıfta okudu o beğenmediğiniz adamlar. "işlem soruyorlar kafan rahat" diyen zihniyet 30 günlük sınav dönemi içinde toplamda 13-14.000 sayfa kitap ya da not okumak zorunda kalmış mı?

Özetle demek istediğim şu: o okulu kazanan adamları sınavla alıyorlar, belli bir yeterliliğe, kapasiteye sahip olduklarını düşündükleri adamlar kayıt yaptırabiliyor. Aynı şartlarda geçme notu olması çan olmasından çok daha avantajlı, doğru metodla çalışınca herkes geçme notunu alabilir demektir. Çan eğrisindeyse (ki çan eğrisiyle eğitim görmedim) herkes doğru metodla çalışıp herkes yüksek not alsa bile ortalamanın altında kalanlar kalır! Yani kendi savını kendin çürütüyorsun güzel kardeşim.



pandoraninkukusunugibenadam, öncelikle geçmiş olsun. yazdıklarımı bir kez daha oku zahmet olmazsa. 1 kez okulun uzaması olağandır, hadi iki kez de kabul edilebilir ama bundan fazlasının izanla, iyi niyetle, elde olmayan sebeplerle izahı olmaz dedim. Aynı şeyi de yine söylüyorum.



Mühendis olan ya da olmayan ayrımı yapmıyorum. Her okulun kendine göre bir zorluğu var ve sınavla girdiğine göre o okula girme yeterliliğine sahipsin. Olmadığını düşünüyorsan zaten girme, "vay okul çok zormuş ayağına" yatma.

Özel okul, devlet okulu tartışmasına da girmeyeceğim. özel okullar bana göre kapasitesi yetmeyen adamların (burslular haricinde) devlet okuluna giremedikleri için gidip okudukları yerlerdir.



Kendi branşımdan konuşmak gerekirse hiçbir hukuk öğrencisi Galatasaray Üniversitesi dururken, Ankara Üniversitesi dururken, istanbul dururken gidip "ben burssuz, para verip okuyacağım, özel üniversitenin fiziksel koşulları çok iyiymiş" demez. BiR KEZ DAHA SÖYLÜYORUM, BURSLU OKUYAN ÖĞRENCiLERi iSTiSNA TUTUYORUM!!!



Her açıdan kendimi geliştirip geliştirmediğimi de önüne gelene kendisiyle aynı şeyleri düşünmüyor diye "sığır, sığır, amk sığırı" diye hitap eden bir adamla tartışmam bile. Sadece bana değil, başlık altına yazan bir çok farklı görüşteki adama (ki bu adamlar sözlük jargonunun aksine ciddi ciddi düşüncelerini ifade etmiş, trollük yapmamışken) "sığır" diye hitap edip duracak bir adamla daha fazla münakaşa da girmenin alemi yok. Sığır babandır!



Tekrar ediyorum, parasız eğitim yanlısıyım. Burada devleti, harçları ya da özel üniversiteleri savunmuyorum, fakir edebiyatı da yapmıyorum.



Özetle söylediğim şu: iSTiSNAi DURUMLAR HARiCiNDE SINANARAK, ELENEREK ALINDIĞIN BiR OKULDA BAŞKALARI NORMAL KOŞULLARDA AYNI DERSi 1 YA DA EN FAZLA 2 KEREDE VEREBiLiYORSALAR AMA SEN 4-5 KEZ ALMAK iHTiYACI DUYUYORSAN YA ÜNiVERSiTE SINAVINDA KOPYA ÇELKMiŞSiNDiR, YA OKULA GEREKEN KIYMETi VE EMEĞi VERMiYORSUNDUR YA DA SINAVI KAZANDIKTAN SONRA SIĞIRLAŞMIŞSINDIR. YOKSA 3-4 KERE* AYNI DERSi ALIP VEREMEMENiN ELDE OLMAYAN SEBEPLERLE iZAHI BANA GÖRE MÜMKÜN DEĞiLDiR. AKSiNi OTURUN TARTIŞIN.