+3
oturacak yer yoktu odada, adamın karşısında ayakta dikilmeye başladık. kafasını kaldırma zahmetine katlanmamıştı henüz adam. yaklaşık 2 dakika sonra sanki bizi yeni fark etmiş gibi dikkatle süzmeye başladı ikimizi de.
- bahsettiğin arkadaş bu mu deniz?
- evet.
adamın gözleri üzerime odaklanmıştı. az önceki sinirim kalmamıştı artık, her şeyi dışardan izleyen bir gözlemci gibiydim adeta. ne var ki bir süre sonra bu bakışlardan rahatsız olarak konuşmaya karar verdim.
- ne istiyorsun benden?
- bir şey içer misin öncelikle?
- hayır, sizden bir açıklama bekliyorum.
- pekala.
ayakta durmak yavaş yavaş sinirimi bozmaya başlamıştı.