-
126.
+2 -1Osman hoca bağırıyordu, ey ival göster kenidini bize diyerek. sonunda o kara süvari tepede gözüktü. Allahım bu nasıl bir varlıktı böyle. Atını sürdü bize doğru yaklaşıyordu. Gözleri gecenin karanlığını delip geçiyordu. Heybet ve ihtişamından bacaklarım titriyordu. Atından inip bize doğru gelmeye başladı yüzü gözükmüyordu kapkaranlıktı. Üzerinde çelik gibi bir maddeden zırhı vardı. her adımında etraftaki cinler onu gördükçe yerlere kadar eğiliyordu. Nefes aldıkça burnundan alevler fışkırıyordu. Bülente baktım ivali görünce korkudan aklını kaçırmaya başladı. Korkudan olsa gerek olduğu yerde titreye titreye namaz kılmaya başlamıştı. Bülentin artık kafayı yediğini düşünüyordum. ival kızmıştı burada secde edeceğin biri varsa o da benim diye kükredi. Osman hoca hemen bülentin yanına gitti onu tokatlamaya başladı. Sürüyerek ivalin önüne attı. Osman hoca bizi bağışla efendimiz gücünüzü kavrayamadık ama şuan sizin önünüzde diz çöküyoruz affet bizi dedi. ival osman hocanın boğazından tutup havaya kaldırdı. Osman hocanın bacakları titriyordu. Affedin efendim affedin diye mırıldıyordu. ival korkunç bakışlarını çelebi hocaya dikmişti. Çelebi hoca ivalin bakışlarının tesiriyle yaprak gibi titriyordu. Osman hocanın nefessizlikten gözleri kaymaya başlamıştı ki ival onu yere bıraktı.
başlık yok! burası bom boş!