-
1.
0insanın meydana gelmesindeki ilk evre meni damlasıdır ve Arapça ”nutfe” kelimesine karşılık gelir; ikinci evre şekilsiz (henüz şekil almamış) beyin, karaciğer ve kalbe sahip kanlı damarlanmış fetusdur ve kan ile dolduğunda Arapça ”alak” kelimesine karşılık gelir yani kan pıhtısı; üçüncü evrede ”ete dönüşmüştür” ve Arapça ”mudga” kelimesine karşılık gelir, yani ağızda çiğnenebilir, bir çiğnemlik et parçası. Ve en son evre olan dördüncü evrede organlar iyice şekillenmiştir, eklemler rahatça hareket edebilir ve fetus hareket edebilecek hale gelmiştir [20]. Eğer Galen’in öğretileriyle Kur’an açıklamaları karşılaştırılması hakkında şüphe içindeyseniz aralarında ibn-Qayyim’in de olduğu erken dönem Müslüman doktorların açıklamalarına bakabilirsiniz. Cambridge Üniversitesi’nin Orta Doğu Merkezi Yöneticisi Basim Musallam konuyu şu şekilde bağlamaktadır:Tümünü Göster
“Kur’an ve Hadislerdeki Müslümanların kabul ettiği gelişim evreleri Galen’in hesaplarıyla tamamen aynıdır. Hiç şüphesiz Orta Çağ düşüncesi Kur’an ve Galen’in öğretileri arasındaki benzerliği anladı, Arap bilimi Kur’an’daki aynı terimleri Galen’in evreleri ile açıklama işine koyuldu”.[21]
6. Gelişim Evreleri – Modern Bir Fikir mi?
Aşama evrelerindeki embriyo gelişimin modern bir fikir olduğu ve Kur’an’ın insan gelişimindeki aşamaları anlatan modern embriyoloji önceden tahmin ederek hesapladığı söylenir. Fakat insan gelişiminin farklı evrelerle olduğunu söyleyen Galen dışında bir yığın antik dönem yazarı daha vardı. Örnek olarak embriyonun gelişimini altı evrede tamamladığını yazanYahudi Talmud’unu verebiliriz. Samuel ha-Yehudi 2. yüzyılda yaşamış olan Yahudi bir hekimdi ve embriyoloji ile de ilgileniyordu [22]. Embriyoya ”peri habbetten” (vücudun meyvesi) diyordu ve gelişimini şu evrelere bölmüştü;
1. golem (şekilsiz, dürülü şey),
2. shefir meruqqam (işlenmiş fetus – shefir ”amniyon kesesi” anldıbına gelir)
3. ‘ubbar (hamile kalınmış şey)
4. v’alad (çocuk)
5. v’alad shel qayama (asil ya da yaşayabilir çocuk)
6. ben she-kallu chadashav (gelişim aylarını tamamlanmış çocuk)
Bugün modern bilim sayesinde, insanın anne karnında oluşumunun doğuma kadar kesintisiz bir şekilde devam eden süreç olduğunu biliyoruz, zaten bu nedenle çağımızda kürtaj ve embriyo araştırmaları hakkında çok fazla kafa karışıklığı vardır. Eğer biz anne karnında hiç duraksamaksızın gelişiyorsak hayatın başlangıcı hakkında kesin ve katı sınırlar çizmemiz de imkansızlaşır. Bu durum bizlere ”‘O, sizi evrelerden geçirerek yaratmıştır’’ (Nuh Suresi, 14) diyen Kur’an ayetlerinin anlamsız olduğunu gösteriyor.
7. Yunan Yazarlardan Alıntılara Daha Fazla Örnek
Eğer antik dönem Yunanlıların öğretilerine bakarsak Kuran ve hadislerdeki embriyolojiye dair tüm kaynakların Antik Yunan öğretilerine dayandığını ve bunların geriye doğru takip edilebildiğini açıkça görürüz. Örnek olarak muhafazid’e ”neden bir kırmızı deve grubunun arasında gri bir deve var” diye sorulduğunda muhafazid’in ”gizli bir özelliği nedeniyle’‘ diye cevap verdiği hadisi verebiliriz. Ancak Aristo doğan yavruların ebeveynlerinden birisi yerine daha çok büyük anne veya babalarına benzediklerini ve şimdi resesif karakter veya çekinik gen olarak bildiğimiz karakteristik özelliklerin bir kuşağı atlayarak bir sonraki kuşağa aktarılabileceğini tespit etmiştir [23] . Bunun yanında Aristo bize bir de siyah tenli bir koca ile evlenen Elis isimli bir kadından bahseder, çiftin kızı siyah tenli olmamasına rağmen ancak onların kızlarının kızı -muhafazid’in de tam olarak aynı şekilde tanımladığı gibi bir kuşağı atlayan bir gen göstererecek şekilde- siyah tenli olarak dünyaya gelmişti [24].
başlık yok! burası bom boş!