1. 2601.
    0
    Ödev 1. Yediğim kazık.

    Beyler başlıktan önce bilmediğim halde yaptığım şeylermiş bunlar. Fakat bende artı yönü şu oldu. Farkındalık, yani etrafımda olan insanları kategoriye sokma olayı. Etrafımdaki alfaları sezdim ve onların benden seviye olarak fazla bir şey olmadıklarını farkettim. Fakat onları aşmadım, onlarda beni aşmadı. Bu sınırı bildim ve çok iyi arkadaşlıklarımız oldu. Ama muhabbeti iyi olan beta denilecek bir çocuk vardı. Sonradan beni taklit edip, benim yerime geçmeye çalışan bir çocuk, sonra giblenmemek üzere tarihe gömüldü. Neyse bu çocuğu ben geliştiririm dedim. Yani fazlasıyla güveniyordum etraftakilere tanıdık oldukları için. Bu çocuğa anlattığım şeyleri kitaplardan okuduğum olsun başlıklar olsun, hepsini uygulaması için yanında oldum. Sonrasında bu çocuk diğer alfa denilecek tiplere bunu anlatmış ve diğer günlerde hepsi bana soğuk davranmaya başladı başlarda takmadım, sonra bunlarla beraber takılmaya başladıklarını gördüğümde. Sonra enerjimin birden çekildiğini hissettim başlıkların bana verdiği güç olayı falan. Anlık motivasyon olur 3-4 gün sürer bilirsiniz çoğunuz. Onun kayboluşu gibi. 1.5 hafta falan takılmadım ben bunlarla, resmen gruplaşma oldu. Bu dışlanmışlığı kaldırabilir misiniz bilmiyorum ama çoğunuz yaşar bunu. Sonra bunu egoyla düzeltmeye çalıştım, olmadı. Özgüvenli nasıl durulur diye araştırmaya başlamıştım resmen bir sürü adam beni çiğniyordu ama ben boğazdan aşağıya inmemeye niyetli olmama rağmen sindirilmeye hazır hale gelmiştim.

    Ardından beyler, mizahtan bahsedildi. hazır cevaplılıktan bahsedildi. kızlarla iletişim günlüğü başlığında var bunlardan. yalayıp yutmadım ama hafızam iyidir.

    Bu adamların arkasında önünde oturuyordum zaten derslerde. Günaydın derlerdi cevap vermezdim, kötü çocuk olucam kızlar kötü çocuklardan hoşlanır ya. :D

    Mizah burda devreye girdi. Bunlara günaydın kızlar dedim, bunlar kabardı birden. Mizah işe yarıyordu. Ben tabii bayağı cüsseliyim atara atar kanky :d çöktü bunlar, gözlerimi devirip bende oturdum. bayağı kıl oldular. resmen geri dönüyordum gibi hissettim ama farklıydı. spartacusteki gibi arenada seyircilerin arasında kalmak gibi beyler. yüksek sesli konuşuyorlar, bende derse falan parmak kaldırıyorum. çok işime yaradı bu olay girişkenlik konusunda. hocayla taşşak geçmek bir yere kadar harbiden. ertesi gün olduğunda bunlar bana naber kanka falan ayağı çekti. tabii bir oyun olduğunu anladım amk o kadar uzak davran sonra kanka. ders ingilizceydi, liderlerin lideri tarzı atarlı bir tip olur ya. ona cevap verdim 'i'm very happy' dedim. 'sorduğun için sağol' dedi. bende 'sormadım' dedim. gün geçtikçe beyler. ihtiyacım olmadığını hissettim. bu yalnızlık duygusu beni mutlu kıldı. ihanet asla affedilmez beyler. affetmediğinizi belli etmenin yolu, yoklarmış gibi davranmak. ben böyle yaptım. başlığı bulduğumda mizahın harbiden önemli olduğunu farkettim.

    onlarla çatıştığım sürede bir onlar öne geçiyordu bir ben. gerekli değildi bunlar. eziklik diye bir şey yok, dikbaşlılığınızı bastırıyorsunuz. ben bunu hiç yapmadım. sadece çelişkilerim oldu. insanlara kendimi tam olarak açmamamın farkına vardım çünkü kayboluyordum ve topladım. kendi enerji yönetimim tamamen kendi elime geçti.

    onların birkaç alfası vardı. ben ise tek başıma orduydum. aylar önce tabii ki. Artık okulla alakam yok. Kendi çevrem benden büyük kız arkadaşlarımdan ve sohbetimizi dinleyen 1-2 erkekten oluşuyor. sevgilim benden 3 yaş büyük bu arada.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster