ne kadar boktan bi dunya

iğrenç bir otel odasın da ne kadar
hayat bulunabilirdi ki ?
duran saat ve siyah bir kalp vardı.
pencereden bakınca ne görülür
iğrenç bir otel odansından.
tahta çerçeveler ve mutsuz insan tabloları.
ruhuna işleyen keman sesi.
sesine işleyen duman ve
akşama bıraktığın birkaç şarap şişesi.
ellerinde uyumayı istiyorum
iğrenç bir otel odasın da.
iğrenç bir otel odasından bildiriyorum kadınım
sen yoksan hayat yaşanmayacak kadar iğrenç.
saçlarında ki baharı göremeyeceksem,
acıların biteceğine inanmıyorsam,
eğer bitmişsem yani tam olarak
bitmişsem,bir anlamı yok.
bol dumanlı ve parasız bir serseri,
bitmeyen bir sonu özlüyor.
sakallı bir serseri iğrenç bir otel odasında bağırıyor
hayat, aldığımız nefesi dahi hak etmiyor.
ışıksız bir hayatın yanına düştüm,
sevgilim ve kadınım ölü çocuklarını attı ruhundan.
şiirler düzüşüyor hayalimde.
uzun saçlı bir serseri bildiriyor,
iğrenç bir odel odasında uyunmuyor.
yazım kuralları mı ?
umursadığım tek şey yokluğun.
nefes aldığın semt feth edilmeyi hak ediyor,
bir gece sevgisiz kalen elimde,
iğrenç bayrağın kalp altında.
tozlu bir serseri bildiriyor,
iğrenç bir otel odasın da nefes alınmıyor.