-
1.
-1derken bahane anında ortaya çıktı. bizim mavi tangalı, çantasından canon 550d'yi çıkardı, diğerinin fotolarını çekiyor, sonra öteki de onu çekmeye başladı.Tümünü Göster
cesaretimi topladım, gittim ingilizce olarak selam verdim ve muhabbete başladım
"isterseniz sizi beraber çekebilirim"
bunlar tamam dediler hemen, mavi tangalı huur, bilmiş bilmiş gülüyor, diğeri ise masumca gülümsüyordu, yakından bayağı tatlıydı. neyse bunlar girdiler denize, beyazlı normal poz veriyor ama mavili tam kevaşe çıktı, tangalı kıçını dönmeler, ciksi ciksi pozlar falan. zaten benim alet kalkmıştı, belli olmasın diye savaş veriyordum, huurda kırk yıllık ferrecilara taş çıkarır pozlar veriyordu.
bu arada mavilinin adı "katya", beyazlı ise "elena".
zaten ruslarda toplamda 30 tane fakan isim var heralde, hepsinin adı aynı.
katya istesin 100.000 dolar borç yaparım lan o derece ciksi bir hatun, ama elena'da fena değil, masum bir güzelliği var.
sonunda foto işi bitti ve gelip yanıma oturdular, fotolara bakıyoruz. kızlarda ingilizce fena değil, ikiside üni öğrencisiymiş, raahat iletişim kurabiliyoruz.
katya" fotolar çok güzel, çok beğendim"
ben "x otelinde fotoğrafçı olarak çalışıyorum"
katya sırıtarak" belli, çok iyi çekmişsin"
katya huuruyla bayağı muhabbete girdik, ama pas verdiği yoktu. güzelliğinin ve ciksiliğinin farkında olan bir kadındı, para avcısıydı. bende taktiğimi akıllıca kurmaya karar verdim
"elena sen niye hiç konuşmuyorsun ya, çok utangaçsın"
"bilmiyorum ya, ne konuşayım?"
"biraz kendini anlatsana"
işte bu cümle ile herşey başladı. kız yavaş yavaş anlatmaya başladı, arada espri falan yapıyorum gülüyor. bu arada aklınızda olsun panpalar, kızla ilk buluşmada siz gizemli kalın, kızlar gizem çözmeyi ve kendilerini anlatmayı severler.
bizim muhabbet bayağı uzayınca beraber denizde girdik üçümüz, ben klagib türk su şakalarını falan yapıyorum, mal mal gülüyor bunlarda : )
biz muhabbet vs derken saati akşam 6 ettik. otellerde genelde yemek saat 7 gibi çıkar, bu açgözlü ruslar da yemeği kaçırmamak için erkenden kalkarlar sahilden
katya" elena kalkalım, yemeği kaçırmayalım"
bu sırada elena bayağı benim gözlerimin içine falan bakıyordu, etkilemiştim onu belliydi. ona bakıp gülümsedim ve katya'ya döndüm.
"elena ile biraz daha konuşacağız, sen gitsene ben onu birazdan otele bırakırım"dedim gülümseyerek.
katya'ya huur dedik ama kız delikanlı çıktı. benim niyetimi anlamıştı, göz kırptı ve eşyalarını toplamaya başladı.
"tamam, siz rahatınıza bakın"
başlık yok! burası bom boş!