/i/Yardım

  1. 76.
    0
    mirtlian gögü yararak yükseliyordu, anka kuşunun o devasa kanat sesleri eşliğinde.
    hermen olmayınca lidersiz kalan zironlar afalladı ve zirtulaslar tarafından kasırga dindirildi.
    karzak askerleri bu sayede dengeyi sağladı ve eavmerlerin üzerine doğru tekrar hücum yaptılar.

    eavmerler geriye çekilip ok yapmuruna başladılar.
    havada tüm gögü kapatacak geceyi gündüz yapacak kadar ok onlara geliyordu.
    kalkanlarıyla korudular kendilerini karzaklar eavmer'ler ise bunu fırsat buldu bölük düzeni bozulan karzaklar üzerine tekrar koşmaya başladılar ki ?
    toprağın içinden ahuraat'lar çıktı ve çembere aldılar eavmerleri.
    ahuraatlar güçlü iblislerdi.


    2 insan boyu 3 insan genişliğinde kalkanlarını çıkararak çembere aldıkları eavmerlerin etrafına
    demirden bir duvar ördüler.
    ve arka arkaya 50 kişi öndekine güç vererek o duvarı sabit kıldılar.
    bu sırada mirtilian karzak anka kuşunda tek başına yine şahin dalışı ile diklemesine yer yüzüne inerken görüldü.
    anka kuşunun alevden kanatları şiddetli yağmur ve şimşek mirtilian'a aşağıdan bakan insanlar için korku verici ve heybetliydi.


    mirtlian anka kuşu yere yaklaştığında atladı, anka kuşu ise kanatlarıyla kendi vücudu üzerinde yumak oluşturarak bir alev topuna döndü.
    çember halinde sıkışmış olan eavmer ordusunun üzerine düşüp onları kül etmek üzereyken büyük bir ses koptu.
    kulaklar sağır oldu ve tanrı oki gözüktü gök yüzünde.
    insanlar gözlerini açıp kendilerine geldiğinde anka kuşunun yerde haraketsiz yatıyor olduğunu gördüler.


    mirtilian yerde haraketsiz yatan anka kuşunun yanına koştu gözleri kıpkırmızıydı.
    ilk defa askerler onun bortinian olduğuna emin oldular.

    tanrı oki:
    ülkelerinize dönün ve geleceği bekleyin '' dedi tüm dünya'da yankı yapan kalın bir sesti.
    öyleki dağların tepelerinde karlar buzlar çatlayarak çığ oluşturdu.

    mirtilian oki'ye baktı :gökyüzünü kaplayan koca ve saydam bir yüzdü.

    mirtilian tüm acısı ve öfkesiyle: savaşın kaderine etki ettin sen tanrı sen !!
    tüm alan da ölüm sessizliği olmuştu.
    (212.253.41.186, alan garrner ?, 28.11.2014 20:07)

    bardaktan boşalırcasına yağmur sesi duyuluyordu sadece.

    tanrı oki: genç ve cesur mirtilian cehennemin en ücra köşelerine atılacaksın.
    bu saygısızlığın affedilemez.
    her sabah doğacaksın ve her gece ölmek isteyeceksin.
    seni yok edebilmeyi dilerdim oki'' diye cevapladı mirtilian ve büyük bir şimşek çakarak tüm cloud dağ geçitlerini paramparça etti.
    devasa bir toz bulutu çıktı.
    bu sırada ortalık netleştiğinde mirtilian artık yoktu.
    oki onu cehheneme göndermişti.
    kimse görmemişti.
    binlerce kişinin öldüğü savaş bitmişti.
    (212.253.41.186, alan garrner ?, 28.11.2014 20:08)



    doğunun sarp dağlarının dibinden gelen ordular batı halkına diş geçirememiş önderleri mirtilian karzak artık tanrı oki'nin cehennemindeydi.

    toprakta kesif bir kan kokusu, gökyüzünde ölen babaların oğulların ve nice kimsesizlerin hüznü vardı.
    eavmerler batıya ülkesine geri döndüler.
    alandaki ölülerini uygun şekilde yaktılar.

    kral mirtilian'dan ise haber yoktu.
    büyücü zirtulas'lar onu geri getirmenin bir yolunu aramak üzere büyücülerin şehri phtya'ya döndüler.




    güneş krallığı doğu ve batının tam ortasında büyü ve tanrı oki'nin hayaletleri ile korunuyordu.
    krallığın üzerindeki lanetten dolayı bir çokları oraya gidip gücü elinde toplamak istese de başarılı olamamıştı.
    çünkü krallıktan içeri girmesini engelleyen saydam bir duvar büyüsü vardı.

    zirtulas ve ziron (büyücü krallıkları) her ne kadar deneseler de bunu aşamamıştı.

    kral mortelas eavmer ise ermine ormanında ordusuyla beraber zafer kutlamaları yapıyor en büyük rakibi mirtilian
    karzak'ın cehennemin dibini boylamış olmasına seviniyordu.
    (212.253.41.186, alan garrner ?, 28.11.2014 20:09)

    ordusuna dönerek:

    tanrı da bizim yanımızda müttefiklerimiz ziron'lar elbet bir yolunu bulacak ve güneş krallığına sahip olacağız.
    bu gece kadın içki ve düşma kanıyla ziyafetler çekelim kendimize, bu gece dostlarım eavmer'lerin gecesidir!

    +kraliçe eora ile görüşmeliyim dedi karzak komutanı
    -kraliçe ile neden görüşmek istiyorsun diye cevapladı saray muhafızı.
    +konu kralımız mirtilian

    uzun taş koridorlar büyük bir ahenk içindeki dar geçitler ve göge yükselen o kule merdivenlerinden sonra kraliçe eora'nın yanına vardı karzak komutanı


    +kraliçem !
    -mirtilian nerde glasia.
    +kraliçem (dedi kısık ve titreyen bir sesle)
    -mirtilian nerde ! (eora'nın gözleri dolmuştu ve aklındaki şeyin gerçek olmaması için her şeyini feda edebilir gibi bakıyordu)
    +söylemeye dilim varmaz kralımızı koruyamadım beni affedin (deyip hızlı adımlarla kule merdivenlerinden aşağıya inmeye başladı komutan glasia.

    eora bir süre tepkisiz bir şekilde boşluğa baktı.
    sonra iki elini gögüsünde yuvalayarak büyük bir çığlık attı göz yaşları eşliğinde.
    tüm karzak şatosu inledi bu acı dolu çığlıklarla.


    eora uzun süre kendisine gelemedi.
    derin çığlıklar ve kederiyle karzak şatosunu inletiyor, olanlara anlam vermeye çalışıyordu.
    daha sonra savaştan ağır kayıplarla dönen kralları mirtilian'ı tanrı oki'ye kurban eden
    karzak ordusunu şatonun önündeki geniş çayıra topladı.

    orduya büyük bir öfkeyle bağırmaya başladı;

    kralınız mirtilian öldü!
    siz ne cüretle ülkeye dönersiniz.
    korkarlar!!

    her şey unutulur, krallıklar savaşlarımız aşklarınız dökülen kanlar lakin kralınızı nasıl
    öldürttüğünüz onu nasıl yalnız bıraktığınız asla ! unutulmayacak!!
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster