1. 1.
    0
    sabaha karşı çıkacaksın yola sabaha karşı çıkacaksın ki; içinden geçtiğin küçük sahil beldelerindeki balıkçı barınaklarında bulunan ve hatta, hemen dibindeki uçsuz denizle tezat oluşturan çay ocağından bozma kahvelerin birinde, günün ilk çayını demlerken çıkan buharla, ilk sigaranın dumanını kavuşturabilesin.
    çok durmayacaksın yalnız. çünkü bir başka durmak istediğin yer gelecek karşına. ve belki de orada, yılların hoyrat davrandığı bi adamla karşılaşacaksın. o çok bilmiş tavrıyla hararetli hararetli birşeyler anlatacak. kim bilir belki o anlattıklarındaki hayat tecrübesi kırıntıcıklarını yakalayabileceksin.
    sonra bir bakmışsın yine yoldasın. güneşi dağa mı denize mi batırsak rakı keyfini gün batımında yunan adalarına karşı mı yoksa gece balık eşliğinde mi yapsak diye plan yapıyosun her ne kadar 'bu sefer plan yok' diyerek yola çıkmış olsanızda. ve sonra aniden duruyorsun bir uçurumun kenarında. karşıda bir ada. kasvetli. ada adeta tutup çekmek istiyor tepesine yığılan öfkeli bulutları hırçın denize. yoksa bulutlar mı buluşturmak istiyor içindeki hazinesiyle adayı.
    an ın kasveti, seni de içine çekiyor, yaktırıyor bir sigara. bilmiyor ki bu an senin tam da huzur anın. işte tam da böyle bir anda, ölüversek mi ne sonsuzluğa doğru..
    ···
   tümünü göster