benim hiç büyük bigibletim olmadı mesela.en son işte ufak bigibletler oluyor ya, arka tekerlerin oraya iki tane ufak tekerlek fln takılabiliyor, ondan işte.ilk ve son bigibletim oydu.Hani aldırsam aldırırdım, ama ufak bigibletle mahallede dedimin kahve arkadaşlarına çarptığım, dikenli çalılara girdiğim için çok hoş karşılanmazdı.
Yine bir aile dostu, akrabamız gibiler ama, anne tarafından.Bunlar bir sitede oturuyorlar.Sene 2004 falan.O dönem sitede oturan adam zengindir.evinde iki tane bilgisayar vardı.mario falan oynardık.Bunlara misafirliğe gittik.
Neyse bunun benden 3-4 yaş küçük bi bebesi var, adı selim, kepçe bişey.Bu bebenin büyük 18 vites bigibleti var amk. Site de büyük bi site, yokuşu falan var.Büyük bigiblete, eş-dost-akrabaya gidince onlarda varsa ve ısrar edilirse biniyorum, çünkü gtümde bir rahatsızlık var, birkaç sene sonra ameliyat olacağım zaten.
Bindik abi Kepçe Selim in bigibletine, bebe biniyor, ben binyorum falan.işin taku çıktı, ben 10-11 yaşlarındayım, ama gib kadar çocuğa uymaya başlamışım, farkında değilim.Oynayacak bişey olsun akıl gidiyodu zaten bizim nesilde.
Babam eve bilgsayar alalı 1 senesini doldurmamış.internet kafelere çok takılıyoruz diye bilgisayar aldılar eve, o dönem Pentium4 yeni çıkmıştı, bizimkiler iyisi olsun ileride de kullanırlar diye 1200 lira para verdiler 2003te. Bir kuzenime bir bana.NBA 2003 var bilgisayarda.Camide kuran kursundaki arkadaşlardan bilgisayarı olanlarla counter-crazytaxi-nba-tommy hawk proskater , demo oyun cdleri falan bi hukukummuz var.NBA 2003 var bilgisayarımda sabah akşam onu oynuyorum.Ama nasıl! Oyun açılırken jenerikteki bacak arasından geçirip smaç basma hareketine varana kadar çözmüşüm oyunu. hatta 10 a dakikalık gerçek zamanlı maç açıp 250 sayı attığım oldu, tabiki LA Lakers ı aldım, sayıların 120 si Kobe dendi.Tüm hareketlerle sımaç basmışımdır o maçta.
Bu NBA 2003 ün çok soundtrackları var tabi, oyun oynarken de sürekli gaza geliyoruz bunları dinleyerek. Dedim ya bigiblet , Kepçe Selim falan diye, uyduk çocuğa, yokuşun başından ve sonundan belli iki nokta belirledik.Bu iki nokta arasında önce yokuş yukarı (hafif yokuş çok değil) gideceğiz, sonra üst noktadan dönüp geri ineceğiz. En kısa zamannda hangimiz inecek?!
Çocuğu oyalama kafasındayım ama o beni oyalıyo amk, bildiğin çocukla çocuk olduk,zaman tutup yarışacaz. Ben de hiç saat takamam.Hayatımda 72 saatten fazla saat takmamışımdır toplamda.Sevmiyorum, kelepçe gibi geliyor.Zaten en sonki amcamın amerikadan getirdiği yeşil bi saatti.2 günde onu bozunca çöktüm, daha da saat takmadım, yadırgadım.
Bu kepçe selimde saat var.Casio nun öğretmen saati dediğimiz saatten.Yarışacaz ya, onun saatiyle de zaman tutacağız.
Önce ben gideyim dedim.Atladım bigiblete abi, dedim ya çok alışkın değilim büyük bigiblete, bende yok çünkü.Ya mahallede 1-2 tur binerim ya da akrabada falan.Gayet güzel bi şekilde tepe noktaya ulaştım, döndüm.
Şimdi salıncakta sallanırken veya yokuş aşağı giderken erkeklerde çük bölgesinde bir iç gıcıklanması olur ya (kızlarda olur mu halen bilmiyorum) yokuş aşağı öyle bir his oldu bende.Kafamda da eve gidip NBA 2003 oynamak var.Yokuş aşağı iyi de yardırıyodum dedim bigibletin seleye oturmayayım da pedallara basıp ayakta ineyim. Dilime de NBA 2003 ün şu soundtrackinin nakaratı dolanmış; tabiki yarım yamalak, yalan yanlış bir şekliyle.ingilizce şarkı mı ezberleyeceğiz amk.
http://www.youtube.com/watch?v=Rhx7fL2AacA
Ben şarkıyı mırıldanmaktan sesli söylemeye çevirdim yokuş aşağı,ayağa da kalktım, pc başında kafamı sallayarak dinlediğim de bi şarkı.Ben mal gibi o halde yukarı aşağı yaylanmaya başladım nakaratı söylerken.dizlerden zütten bildiğin yokuş aşağı son hız yaylanıyorum.
Pedal bi kaydı ayağımdan, gidonu zar zor tutup frene asıldım ama çok geç... 3-4 takla atmışımdır o vaziyette.zütüm mötüm çok pis vurdu yere.leğen kemiğim sızlıyor, hissediyorum. Ve tahmin edin ne oldu? Evet.Hiç bi gibim olmadı ve yerden kalkar kalkmaz gidip bigibleti düzelttim, bişey olmuş mu diye baktım.Bigiblete bişey olmadığını gördüm, kepçe selim in gözlerinin içine baktım. çocuk "kırdın bigibletimi, ne biçim kullanıyosun" diye azarlasa, pısıp dinleyeceğim, özür dileyeceğim, çocuk ağlasa bigibletimi kırdı diye,gib gibi kalacağım, susturmaya çalışacağım. Allahtan bişey olmadı bigiblete, kepçe selim de biraz cins bi çocuktu, ne yapacağını kestiremiyordum, neyseki ağlamadı, bişey de demedi. Bu sefer baktım bu bişey demiyo ben başladım ağlamaya.
zütüm nasıl sızlıyo, bikaç takla atıp betona çalıkmışım amk.boru mu?
Eve çıktık, ben ağlar vaziyette, diz parçalanmış, belimi tutuyorum evden içeri girdim, millet hemen başıma üşüştü tabi.kepçe selimin babası işte, annesi orda.Benim kurduğum cümle, "bigibletle yokuş aşağı giderken düştüm, bigiblete bişey olmadı.".
halbuki "gibmişim bigibletini, ne biçim bigibletiniz var ki ben şarkı söylerken yokuş aşağı inemeyecek miyim" demem gerekirdi.
Diyemedim tabi.o günden itibaren de NBA 2003 ü ağız tadıyla oynayamadım, oynarken hep huzursuz oldum.NBA 2005 çıktı onu yükledim, zerre zevk almadım.En son o zaman NBA oyunu oynamışımdır herhalde...
Arkadaş "zengin malına zarar vermenin acısını bilirim" diyince direkt gözümde canlanan budur...
@6 çocukluğun,özellikle 90larda çocuk olmanın özeti mi olur bin!