1. 76.
    0
    insan hayatında çelişkiler bir başlayınca tepeden yuvarlanan kartopu misali büyüyerek devam ediyor anladığım kadarıyla. Bu yüzden insanı yavaş yavaş her fikrin kıyılarında dolaşmaya itiyor. Ve artık her şeyi uçlarda düşünmeye başlıyorsun. Ya hep ha hiç mantığıyla. Bu kadar bir birine mana olarak uzak düşüncelerin ikisininde aynı anda yakasına yapışmak…
    Bu çok yıpratan bir şey birader. insan ömrü bir namaz kadar kısayken. insanın kulağına okunan ezanla, ardından okunan sela kadarken bu kadar yıpratmak kendini… Neden ulan deyip havluyu yere atan aynı hızda yere düşmesin diye tutmaya çalışıyor. Hep böyle olduğunu düşünsenize. Ne kadar saçma geliyor kulağa değil mi. Bir çoğumuz genelde böyle yapıyor.
    Ama kimse cesaret edip yaptıklarını ve isteyip yapamadıklarını masaya dökemediğinden kimse bunları göremiyor…
    Ve bu pgibolojide her gece mutemadiyen o havlu söverek yere atılır. Başını yastığa koyduktan sonra hayal dünyan start alır ve kendini teselli edip umut kıvılcımları yaratırsın kendine. Yüreğin kaburgalarına sığmaz hatta. Sabah olsa da bunları gerçekleştirmek için uğraşsam bir an önce dersin, kaybedecek vaktin yoktur. Sonra sabah olur. O attığın havluyu yerden alır omzuna koyarsın. Ta ki gün yerini geceye bırakana kadar. Bu hep böyle olmuştur…
    ···
   tümünü göster