0
ah zülfü ah. o klorofilli happydent çiğneyen yayvan ağzı yok mu. yanaklarını mıncıklamak istemiştim hep taa ki taburcu olana dek.
hastaneden yeni cıkmıştım. devlet hastanesi oldugu için yemekler tak gibiydi. 1 haftadır agzımdan şöyle düzgün bir yemek geçmemişti... beni almaya gelen lütfü'ye hayranlıklarımı gizleyerek bakıyordum. o kirli sakallarla öylesine deli ediyordu ki beni. açlığımı anlamış olsa gerek yemek teklif etti, hayır diyemedim. amcasının dürüm sofrası varmış. gittik masayı bir güzel donattık. ilk yarım saat su gibi akıp geçmişti. taa ki o son kolayı içene kadar. içmez olaydım. karnımda bir agrı.. dogru tuvalete koştum