1. 251.
    0
    şarkı: http://www.youtube.com/watch?v=2RqgRyJD4bY
    zaman içinde ailesinin bu baskısı sürekli devam etmiş. bazen çok bazen az. ama hiç yok olmamış. önünde tek yol varmış. o da lise bitince o çocukla evlenmekmiş. hatta nişanı mı atmış öyle bir şey yapmış. ama fayda etmemiş.
    bunlar devam ederken bendeki değişikliklerde etkili olmuş. beni farklı farklı kızlarla beraber görüp durması.. esmayı silmem..
    demiş ki kendi kendine tamam pempe benden umudu kesti diye. sadece sevmiş. benim onu sevmemi beklememiş. karşılıksız sevmiş.
    birde bunların üzerine şu gerçekleşmiş.

    ben esmayla çıkarken bile bir kaç defa tanık oldum esma sebepsiz yere hastaneye giderdi. grip mirip derdi bana.
    hani demiştim belki salakça ama biz esmayla evimizin nerede olacagını mobilyaların ne renk olacagını bile konusurduk diye.
    olacak olan çocuklarımızın ismini bile belirlemiştik. kızın ismi ayşe olacaktı. erkeğin süleyman turan.

    meğerse esma grip mirip değilmiş. kesinleşmemiş bir olay varmış. onun için gidiyormuş arada.
    bu olaylar devam ederken de gitmeye devam etmiş. sonuç mu?
    esmada ovulasyon bozukluğu varmış.
    yani esma kısırmış beyler.
    bunu öğrenince kahrolmuş. ağlamış defalarca üzülmüşte üzülmüş. ama üzülmek fayda etmiyor işte.
    peki size bu kadar üzülmesinin sebebini söyleyeyim mi ?
    esmanın bu kadar üzülmesinin sebebi kısır oldugunun kesinleşmesi değilmiş. bana çocuk veremeyeceğini düşünmesiymiş.
    düşünün ulan herhangi birimizin böyle bir durumda oldugunu düşünün. evet hepimiz üzülürüz. üzülmeyen olmaz. ama ne için üzülürüz. çyeocugumuz olmayacak diye. ama o ne için üzüldü ? bana çocuk veremeyeceğinden. belki tüp bebek falan ama bunlar yüzdeyüzlük başarı sağlayan şeyler değil.
    işte sırf bu yüzden ağlamış. kendinden nefret etmiş hep.

    olaylar böyle sürüp gitmiş. en son dayanamamış. arkadaşlarımla konusmaya baslamıs. benim son durumum ne halde oldugum hakkında falan.
    bende o dönem içinde okudugunuz üzere bir arayış içinde idim. bir hesaplaşma dönemiydi.
    arkadaşlarımı inandırmış beni hala sevdiğine tekrar beraber olmamızı istediğine.
    işte o yemek hazırlama rakı içmeye davet etme olayı bu yüzdenmiş.
    alkolünde etkisi ile bütün her şeyi rahatça anlatabilirim diye düşünmüş. fakat bildiğiniz üzere ben o masadan kalkıp gitmiştim.
    kızda tamam demiş tamam kesin bitmiş her şey. ben pempe için bitmişim.

    o doğum gününde boş bir not yollatmıştım hani esmaya. o zaman ne kadar mutlu olmuş bilemezsiniz. o mutluluğu bir anlatmış cümleleriyle cok güzeldi be beyler cok güzeldi.
    belki demiş. bir umut vardır.
    bunların üzerine hasanın tekrar esmaya salça olması ise olayı taktan hale getiren şey olmuş. hatta benim ondan tiksindiğimi sırf peşimi bıraksın diye hasanı üzerine yolladığımı düşünmüş bir ara. hani konusmaya gelmişti benle. ben hasanı istemiyorum seni istiyorum diye bende hayatımda yaptıgım en büyük hatayı yapmıstım. seni hiç sevmedim kandırdım hep hala da sevmiyorum falan demiştim.
    bu olayın üzerine esma tamamen bitmiş.

    bu gibi olayları en ince detaylarına kadar anlatmış mektuplarda. ben size özet haline getirdim. yoksa bir 5-6 sayfa vardı.

    mektubun sonlarına doğru sunlar yazıyordu. demiştim ya nişanı atmıştı hani.
    tekrar nişanlayacaklarmış. esmanın ailesi, oğlanın ailesini, esma daha genç kafası karışmıştır o yüzden böyle bir hata yapmış. ne oldugunun farkında bile değil. kusura bakmayın vs diyerekten tekrar nişanlamaya ikna etmişler.
    nişan 4 gün sonraymış.

    mektubun son cümlelerini hiç unutmam. şunlardı:
    pempe seni hep sevdim, seveceğim. sadece şunu bilmeni istedim. ben sevgimize hiç ihanet etmedim..

    mektup bitince inanın kendimi öldürmek istedim. çünkü hakettiğim buydu. ben her şeyi kendime göre düşündüm. hep planlar yaptım. onu umursamadan. bu ilişki ayaktaysa benim sayemde diye düşündüm hep. ben daha çok seviyorum dedim kendime.
    fakat acı gerçek şuydu. bunca zaman sonra gördüğüm ise benimkinin yanında dev gibi duran kocaman, korkunç bir sevgiydi. esmanın sevgisi benim sevgimi alır yerden yere çarpabilrdi. benim ki onunkinin yanında ufacık kalıyordu.

    en azından bu sevgiye karşı borcumu ödemek gerekliydi. nişan yüzüğü takılacağı sırada gidecektim. girecektim ortalık yerde hiç korkmadan söyleyecektim açık açık. seviyorum diyecektim. o da beni seviyor diyecektim. ben varken esma asla baskasının olamaz diyecektim.

    gözlerimi sildim eve gittim. 4 gün sonrayı bekledim.
    fakat oç hayat şamar oğlanına dönmüş olan bana bir tokat daha atacaktı.
    halen düşündüğüm neden ben ulan buradan gelmektedir.
    esma mektupta akşam 8 gibi geleceklerini söylemişti.
    akşam 7 gibi çıktım evden. 2-3 efes içtim. daha rahat olayım diye. dayak yiyeceksem de karşılık veremeyeyim diye. esmanın babasının yüzüne daha salyalı tüküreyim diye.
    saat 8 e gelirken ben ayağa kalktım yürümeye başladım. esmanın evi 5 dklık mesafede.
    yürürken telefon çaldı. arayan mehmetti.
    önce bakmadım. sonra yine aradı. bu sefer baktım.
    alo dedim.
    mehmet heycanlı heycanlı bir şekilde nerdesin dedi.
    noldu falan dedim
    nerdesin dedi yine. ama böyle bir diyişi var. dersiniz herhalde kıyamet kopuyor.
    ..dayım dedim. çabuk ordan .. geç dedi.
    ben daha noluyor olm bile demeden.
    muhammeti öldürcekler koş olm koş dedi.
    o tarif ettiği yer şöyle eski toprak evlerin oldugu pek kimsenin geçmediği bir yer.
    tamam kosuyorum sen anlat olayı olm dedim. bende telaş oldum.
    olm 2 adam peşindeymiş. muhammet onlardan kaçarken beni aradı. bende geliyorum zaten ama biraz uzun sürecek. yakınlardaysan ssende git diye aradım. dedi
    bunu duymamla teli kapatıp yardırmam bir oldu.
    en sonunda vardım o yere. 2-3 dk etrafıma baktım. bi toprak evin yanında uzanan bi bacak gördüm.
    koşa koşa gittim. muhammet yerde yatıyor. göğsünün soluna doğru kanayan bir yer var.
    hemen bagırmaya basladım muhamme olm. lan olm sen ne yaptın lan muhammet falan diye bir yandan ağlamaya basladım bir yandan üstümdekini cıkarıp kanayan yere bastım. hemen 112 aradım. mehmette geldi 2 dkya. o bir yandan ağlıyor ben bir yandan. ellerim kan olmuş.
    düşünün en yakın arkadaşlarınızdan biri bu durumda.. ah ulan cok kötü bir durum.
    cok gecmeden ambulans geldi hemen hastaneye. yoğun bakıma ameliyata. vurmuşlar.
    bunlar olurken saat 9-9 bucuk falan oldu.
    zaman akarken esmada ellerimde akıp gitti.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster