şarkı:
http://www.youtube.com/watch?v=kJU0VG6S_zM
ne yalan söylüyüm ben esmayı hala seviyordum. olan biten her şeye rağmen seviyordum. napıyım olm.
her insanın mutlu olma huzura kavusma yolu farklıdır. kimisi parada bulur kimisi sakinlikte kimisi kişilerde.
bende esma ile mutlu oluyordum. onsuz mutluluk geçici bi duygu hemde hemen bitiverenlerden.
karar verdim. gidip esmayla yüzyüze konusacaktım. olacaksa olur olmayacaksa olmazdı. ama en azından kendimi yiyip bitirişim sona ererdi.
cuma günü çıkışta biraz yürüyelim mi falan diyip konusma fırsatı oluşturacaktım. fakat şöyle bir olay oldu. ulan keşke olmasaydı be..
perşembe günü akşam evdeyim hasan geldi.
oturduk pc falan oynadık. filme baktık. hasan genelde saat en geç 11 gibi gider eve.
saat on buçuk civarı dışarı cıktık. yaktık sigaraları. aramızda şöyle bir konuşma geçti.
kaldırımda oturuyoruz. havadan sudan bir muhabbet. bi sessizlik oldu.
hasan durup dururken. + ben
- pempe.. esma varya.
+ evet
- olm ben sanırım yeniden hoşlanmaya başladım ondan. geçen çarşıda gördüm. ne bileyim yani. o zamandan beride aklıma takıldı.
+ hmm
- siz ayrılmıştınız demi
+ e.evet.
- senin içinde de bi sorun olmayacaksa yani..
ne desem bilemedim aq. ben kızla yarın konusacaktım seni seviyorum. yine eskisi gibi olalım. üzmeyelim birbirimizi hea ne dersin diyecektim.
bir gün öncesi gelip bu konusma yapılır mı be hasan.
ama tabi hasana karşı halen mahçup hissederim kendimi. yani taa esmayla ilk konustugumuz zamanlardan kalan bir şey. sanki arkasından iş çevirmişim gibi bir şey.
bu ilk sebep olmasada önemli bir durum.
daha önemlisi ise şuydu.
size burada mağdur, zavallı, itilmiş kakılmış edebiyatı yapmayacam beyler.
fakat şöyle bir şey var.
ben hayatım boyunca hiç kendimi mutlu etmek için çabalamadım ki.
ne bileyim yani sevdiklerimin mutluluğu benim mutluluğuma göre hep ön plandaydı benim için.
ulan bak size bir şey anlatacam. belki gülersiniz.
benden 3 yaş küçük erkek kardeşim var.
iyi hatırlarım bunları kolay kolay unutmam.
ben daha 6-7 yaşlarındayken bile neyin ne oldugunu bilmezken bile hep başkalarını mutlu etmeye calısırdım.
mesela bazen dışarıdayken cips mips çikolata falan alırdım. 250bin liralık ( 25 krs ) falan bi çikolata aldıgımı düşünün.
olm ben ondan bir iki ısırık alırdım. gerisi koyardım cebime kardeşime zütürürdüm. o da yesin diye. büyük payı o alsın diye.
hayır yani babam almadıgından eve getirmediğinden değil.
ne bileyim sanki ben dışarda onu tek basıma yerken içim rahat etmezdi. kardeşimde yesin isterdim.
8-9 yaşlarındayken arkadaşlarla beraber hepimiz çips falan alırdık bakkaldan. şöyle en ufak boylarını düşünün onlardan.
hepsi açar yerdi olm. ben cebime koyardım. eve zütürücem kardeşimle beraber yeriz diye.
sanayide ilk çalıştıgım zaman ilk okul 5 ten 6 ya geçtiğim dönem. daha ufacıgım olm. yaşıtlarım tatillerde yatardı aq. onları suclamıyorum. daha 5 sınıfız.
o zamanlar netcafeler cok cok cok meshurdu. kantır falan. ps salonları falan. millet parasız bile giderdi. sırf oynayanları izleyecem diye. işte o zamanlar herkes eline geçen en ufak parayı bile oralarda harcardı. olmadı abur cubur alırdı.
ben sanırım 5 milyona calısıyordum. aldıgım ilk iki haftalıkla kardeşime anneme dürüm ısmarlamıştım :
)
hayır hiç yemediğimizden değil ama işte.
neyse böyle anlatacak olursam baya sürer bu. yani şunu bilin. ben hayatım boyunca çocukluktan ergenliğe yetişkinliğe hep başkası için uğraştım. kendim için uğraştığımdan fazla. hep başkasının mutluluğu ön planda. ben olmasamda olur. diye düşünürüm hep. belki salaklık enayilik falan ama napıyım be olm. bazılarımızda böyle.
hasan öyle diyince bende bir şey diyemedim.
+ yok olm tmm sıkıntı değil :
( diyebildim sadece.
hasanın yüzü güldü. sevindi. o gülünce bende güldüm. sanırım fedakarlık gibi bir şey bu.
yarın gidip konuscam dedi.
o zaman şimdiden hayırlı olsun :
) dedim.
ne deyim beyler. dışarıdan yüzüne gülmek zorunda kaldım. belki bendende çok seviyordur diye. belki benden cok hakediyordur diye. ama içimde
eridim bittim. içime içime ağladım. bunca zaman sonra ben kesin kararımı vermişim. artık üzülmek yok ne esma ne ben. diye düşünüyordum.
ama durum böyleyken böyle.