1. 26.
    +1
    tam o an gözüm karanlık koridora doğru kaydı . salondan görünen ütü odası artık boştu . ve evin içinde kimse yokmuş gibi görünüyordu . ben hayatımda siyahın en kapalı tonunu bir tek o evde görmüştüm . sanki ışıksız ortamda boş ve ıssız kalmış bir ev hol'üne , daha karanlık , daha ışıksız ve daha korkunç olan bir karanlık daha çökmüştü . birden oksijenin bana yeterli gelmediğini hissettim . çağla'nın gözbebekleri büyümüştü . ona söylediğim şeyden sonra korkmuş ve çaresiz bir şekilde yüzüme bakıyordu donuk donuk . ifadesi karşısında hayalet görmüş gibiydi . tüylerim diken diken oldu . ayak parmağımdan başıma doğru bir ürperti geldi . birşeylerin anormal olduğunu anlamıştım . bu evde , çağlada , normal olmayan birşeyler vardı . hiç bir bilim kurdıbının , hiç bir felsefik tespitin açıklayamayacağı , bu güne kadar yaşamadığım , insanüstü bir gerginlik sardı etrafımı . bi an kendimi o evden çıkmak istiyormuş gibi hissettim . çağlayı üzerimden atıp kapıya doğru yürüdüm hiç bir şey söylemeden . karanlık koridora yaklaştıkça , o koridorda daha karanlık bir gölgeler bütünün etrafa rastgele hareket ettiğini gördüğüme şerefim ve onurum üzerine söz verebilirim. korkuyordum , delicesine korkuyordum . ortada hiç bir şey yokken henüz . çağla koltuğun üzerinde ifadesiz bir biçimde boş boş bakmaya devam ediyordu . hol'e ulaştım . dış kapının koluna elimi attım ve sağ tarafta , bir karartı dikkatimi çekti . bakmak istemiyordum , büyük ihtimalle bir ev eşyasıdır diye düşündüm . 3-5 saniyelik bir kararsızlığın ardından cep telefonumun flaşını yakarak karartıyı hissettiğim banyoya doğrulttum . ve aniden hayatımda hiç atmadığım derecede yüksek ve korku dolu bir çığlık attım . karşımda yere çömelmiş vaziyette bir çift simsiyah göz , 90 yaşlarında bir dedenin buruşmuş suratı ve suratın rastgele yerlerinden çıkmış hayvan tüyü gibi kıllarla bezenmiş korku dolu bir varlık duruyordu . kilitlenmiştim . olduğum yerde çığlık atabiliyordum . ani bir refleksle dönüp çağlaya baktım . şeytani bir yüz ifadesi takınmıştı . gülüyordu . başlarda yerini almış bir tebessüm saniyeler geçtikçe yerini kahkahalara bırakıyordu . soğuk terler boşaltıyordum. biraz sonra koridorda gördüğüm varlık arkasında sakladığı bir şeyi gösterdi bana . gözbebeklerim büyüdü , dizlerimin bağı çözüldü . kendimi sara nöbeti geçiriyormuş gibi hissettim . varlığın tuttuğu şey benim kanlı kellemdi . hışımla terkettim evi . bahçeye çıktığımda bir panik nöbeti daha geçirmiştim çünkü ardiyenin kapısı sonuna kadar açıktı . çağlanın babannesi ölü bir hayvanın ( köpek yada kediye benziyordu ) bedenini kesiyor , kanını kağıtlara sürüyor ve sonradan araştırıp öğrendiğim kadarıyla ibranice dualar okuyordu.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster