1. 1.
    +7 -2
    sevdiği insandan ayrılıp; yakışıklı ve zengin bir eş adayı bulmaya çalışan kızlara bir tavsiyemiz var;

    üstü açık arabalardan inerken, lüks cafelerde gezerken, pahalı hediyelerden nasiplenirken herşey güzeldir. ama o mutluluğu, sizin yanınıza son parasıyla gelip o parayı yanınızda harcayıp sonra da geri dönecek parasını bulamayan insandan başkasında bulamazsınız. çünkü, onlar cüzdanın kalınlığıyla değil, yüreğinin büyüklüğüyle severler.

    aileniz, iyi bir gelecekli bir eş adayı bulmanız için size baskı yapıyor, sizde azıcık vakti yerinde diye, zengin azıcıkta yakışıklı bir adamla evleniyorsunuz.(tamamen mantık evliliği) işte herşey, tam da bu anda başlar.

    düşünsenize lüks, bir evde oturuyorsunuz. banyoya gidiyorsunuz, lavabonun üstünde daha yeni sakal traşı olduğunu görüyorsunuz ve etraf kıl içinde. iğrenmeden temizleyebilir misiniz? oradan oturma odasına geçiyorsunuz, koltuğun arasına sıkıştırılmış bir çorap gözünüze ilişiyor. elinizin o çoraba gidememe durumunu o dakikaya kadar hiç yaşamadıysanız, büyük ihtimalle bunu da yaşayacaksınız. yatak odasını saymıyorum bile. insan hiç sevmediği birisiyle tek vücut olup öpüşebilir mi ? ha direk sevişmeden, işi bitirecekseniz lafım yok.

    oysaki, sevdiğiniz birisi olsaydı o kılları temizlerken iğrenmezdiniz. çorabı rahatça koltuğun üstünden alıp, çamaşır makinasına atabilirdiniz. ve sevdiğiniz adamın kollarında uyuyup, kalktığınızda da pişmanlık duygusuyla uyanmıyor olabilirdiniz.

    sırf lüks bir yaşam için, lütfen göçebe hayatı yaşamayın.

    yok eğer yaşayacağım diyorsanız; komidinin üzerindeki para sizindir
    ···
   tümünü göster