1. 51.
    -1
    sessizliği bozan yine tülaydı.

    tülay:senin yok mu sevgilin falan genç adamsın?
    ben: yok hocam en son 7 ay öncesinde vardı anlaşamadık ayrıldık.
    tülay:(hmm dermişçesine)yakışıklı çocuksun bulursun. ama benim gibi geciktirme yaş ilerledikten sonra herşey daha zor oluyor.(gülümseme)
    ben:olsun hocam bekar hayatıda güzel hesap verecek kimse yok kafa rahat.
    tülay: öyle ama sen benim tavsiyemi dinle bak benden sana öğretmeninden son tavsiye olsun(yine öğretmen öğrenci ayağı deliricem)
    ben:(zor da olsa tebessümle) siz öyle diyosanız hocam..

    falan filan bir gib olmadan havadan sudan konuşmayla kapattık olayı. kalkarken hesabı tülay ödeyecekti ki ben hemen müdahale ederek

    ben:hocam size hesap ödetmem ben öderim.
    tülay:öyle şey mi olur sen öğrencisin hem(gibik yazın çalıştık biriktirdik amın için ne tatava yapıyon bir gibte olmadı diye düşünüyorum)
    ben:(saçma odunsu maço tavırla gülümseyip şakaya vurarak) erkek adam yanındaki bayana hesap ödetmez
    tülay: büyümüşte öğretmenine hesapta ödetmezmiş(gülümseyerek)(kafama sıksan daha iyi öğretmen öğretmen ya bu sevda beni bitirecek yada seni gibecem)

    diye düşündüm ve kafeden çıktık. hocam ben bırakıyım isterseniz sizi(yaralı bir güvercinin son kanat çırpınışlar misali)

    yok canım sağol ben de arabayla geldim diyerek yine öperek selamlaştık ve ayrıldık. gitmeden tekrar görüşelim arayı senelerce açmayalım diyerek gitti. işim bittiğinde okana onu alacağımı sölemiştim telefondan aradım okan da makarayla karışık ne oldu lan erken boşalma mı var demesin mi

    ben:hiç dalga geçme kardeşim havamda değilim geliyorum giy üstünü başını
    okan:tamam kanka bunun makarası olur yanlış hiç bozulma hocaya kaymak ne amk(hunharca gülerek)neyse kapat hadi görüşürüz.

    yaptığım cd den bir bülent ersoy açtım

    http://www.youtube.com/watch?v=2q4AG-0PEK0

    açtım ön camları yaktım bir sigara da okanların evin önüne gittim ve arabayı park edip içinde otururken okanı aradım aşağıya gel diye.
    ···
   tümünü göster