arda kural

düğün şarkıcısı dizisini kocamustafapaşada çekiyorlardı. ben de can sıkıntısına yusufpaşa tarafından zeytinburnundaki evime doğru yürüyordum. yürümek yıllardır en büyük hobilerimden biridir. çok iyi kafa dağıttırır. neyse ben yürüye yürüye kocamustafapaşaya varmıştım. bi elimde sigara kulağımda kulaklık giderken erkan canla (sıkı hayranıyımdır) arda kuralı çay içerken görmüştüm. üstelik yol üzerindeki rastgele seçilmiş bi çay ocağında. o zamanlarda dizinin hayranıyım. o yıllarda izlediğim tek diziydi. filmi çok sevmemin en büyük sebebi müzikleriydi ki bu ayrı bi konu. gittim yanlarına abi. "müsadenizle oturabilir miyim. dizinizin ve sizlerin çok büyük hayranıyım" dedim. hiç unutmam arda kural kafasını çevirmişti. erkan abi "gel otur" demişti bi de çay ısmarlamıştı. sonra bi 15 dakika muhabbetten sonra ben kalktım. onlar devam ettiler. arda kural başta kafasını çevirse de sonradan muhabbete dahil olmuştu ve iyi de muhabbet etmiştik.

neyse panpalar sonra aradan yıllar geçti işte daha şimdi öğrendim şizofreni tedavisi gördüğünü. fakat düşünce yapısı inanılmaz hoşuma gitti. o zamanlar küstah hatta terbiyesiz diye nitelendirebileceğim o insanın şimdi en büyük hayranlarından biriyim ve eskisi gibi hatta eskisiden daha da iyi olmasını canı gönülden istiyorum. dualarım seninle başkan.