1. 1.
    +17 -4
    geçen gün sahilde arkadaşlarla takılıyoruz. en son neskafe içeceğiz, neskafe almayı unutmuşlar. termosumuzda sıcak suyumuz var fakat yakınlarda bakkal görünmüyor.

    bigibletli bi çocuğu durdurdum. yavrum biz burdayız, bize neskafe alır mısın dedim, kendine de çikolata veya canın ne isterse onu al. cüzdanı açtım dıbına koyim ne 5 lira var ne 10 lira. 20 lirayı da vermeye gönlüm razı olmadı, son bi bakış attım ufaklığa, üzerinde büyük ihtimal replika bir beşiktaş forması.
    bilinçaltımdan mıdır nedir, 20 lirayı çıkarıp tereddütsüz uzattım.

    bizim arkadaş grubunda ise tek beşiktaşlı adam benim, kaynatasızların hepsi fenerli, cimbomlu, başladılar taşak geçmeye.
    söylediğim tek cümle şu oldu: ufaklık beşiktaşlıysa ben bu neskafeyi içerim dıbına koyim.

    sonra, geri dönmedi çocuk, 20 dakika civarı bekledik. hayalkırıklığım çok büyüktü, tanıdığım tüm efendi adamların, arkadaşlarımın, samimi dostlarımın beşiktaşlı olması tesadüf olamazdı. giden 20 lira olsun diye düşünürken, ufaklığı yolun başında gördüm, hızlı hızlı pedal çeviriyordu, terli terli geldi yanımıza.

    önce poşeti uzattı, abi, dedi sizin dediğiniz neskafe yoktu, başka bakkala gittim. sonra minik elleriyle sıkı sıkı tuttuğu parayı uzattı. kendisine hiçbir şey almamış.

    parayı cebe indirse, kendisine değil o formaya laf geleceğinin sonuna kadar farkındaydı ve formasına yakışan hareketi yaptı.

    (alıntıdır)
    ···
   tümünü göster