1. 176.
    0
    en büyük suçlu ise sanırım annem babamdı. üniversiteye gittiğim günden beri her telefonda aynı konuşmaları yaşadık. oğlum paran var mı? oğlum derslerin nasıl? oğlum sağlığın yerinde mi? inanın bu soruların dışında hiçbir şey duymadım. tıpkı yağ su ve benzinle çalışan bir araba muamelesi gördüm. bir kere bile oğlum mutlu musun diye sormadılar. 26 yaşına gelip de aileye tek bir kız arkadaştan bile bahsedememek çok garip. şimdilerde ise annem arada bir ağzımı yokluyor evlenmek ister misin diye. keşke ben hayatımın kadınını ellerimin arasından yitirmeden bir kere sorsalardı. ama olmazdı. çünkü ailem karar verebilirdi benim ne zaman derslerden kafamı kaldırıp bir insanı sevmem gerektiğine.
    ···
   tümünü göster