1. 201.
    +3
    10 -

    insanlar, hayatları süresince kendilerine ait bir resim oluştururlar. bu resim en küçük detaylarına kadar çizilmiştir.
    birey, tüm yaşantısını bir resme sığdırır ve topluma bu şekilde sunar. biz buna toplumsal imaj deriz.
    bireylerin imajlarından caymaları, neredeyse imkansızdır. fakat dikkat edin, imkansız değildir, “neredeyse” imkansızdır. yani imkansızdan birkaç durak önce.
    bireylerin çizdiği imaja aykırı hareket edecek olursanız, bireyin sizden nefret etmesine neden olabilirsiniz.
    karşınızdaki kişinin çayı şekersiz içmesi durumunda, “çay şekersiz içilir mi lan? çay dediğinde en az iki şeker olur” benzeri bir cümle kurarsanız, karşınızdaki bireyin resmine saldırıda bulunmuş olursunuz ve birey ister istemez resmini savunma pozisyonuna girer.
    kaybeden tarafa geçmeye hazırlanın.
    fakat…
    çayı şekersiz içmesine şaşırdınız ve bunu gerçekten belli etmek istiyorsanız, altta olan taraf olmayı kabullenerek “çayı şekersiz mi içiyorsun? vallahi ben mümkün değil şekersiz içemem. en az iki şeker atmadan tat alamıyorum. helal olsun.” diyerek onu takdire yöneldiğinizde, onun bu durumunu kabullendiğinizi göstermiş olacağınızdan size olan yaklaşımı ilk durumdan daha farklı olacaktır. zira, imajına saldırmadınız, aksine, kabullenip yorumda bulundunuz.
    insanlarla sağlıklı iletişim kurmak istiyorsanız, evvela karşınızdakini kabullenmeniz gerekir.
    phaedrus sokrates, felsefesini soru sormak üzerine kurmuştu. karşısındaki bireyin düşüncesini kabulleniyor, anlıyor ve karşıt düşünce sunmadan, yalnızca bireyin fikrine dair sorular sorarak, karşısındakinin düşünceleriyle oynuyordu.
    birey, sahip olduğu imaja ters düşmemek için çelişen cevaplar verdiğinde de sokrates, kendi fikrini beyan ediyordu.
    yani karşısındakinin imajına saldırmadan fikrini beyan etmek ilk çağ filozoflarına kadar uzanan bir süreç.
    kız/erkek arkadaşınızın, kız/erkek kardeşinizin, en yakın arkadaşınızın, anne/babanızın, siz yokken oluşturdukları ve benimsedikleri yaşayış türünü yoksaymaları, çok zordur.
    sizin de aynı şekilde.
    bunun deneyi çok basittir. yarın sabah, yoldaki bir temizlik görevlisine, “kolay gelsin abi” şeklinde seslenirseniz muhtemelen güzel bir cevap alacaksınız, zira bireyin mesleğini ve içinde bulunduğu durumu kabullenmiş, bunu daha kolay yapabilmesi için dileklerinizi iletiyorsunuz.
    fakat aksini yapıp, “temizle lan” diye seslenirseniz, hadise “oğlum bak git”e kadar gelebilir.
    yapmanız gereken şey çok basit, sağlam iletişim için, karşınızdakini tanıyın, kabullenin ve dışlamayın.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster