1. 1.
    0
    ... olduğumuzu bir türlü hatırlayamıyorum. pazartesi, perşembe, pazar insanın hayatında günlerin bir anlamı olmalı. hafta yedi ayrı gün değil de üç gün olsaydı ne değişirdi hayatımda? ya da saatin kaç olduğu hangi günde olduğundan daha mı önemli? bilmiyorum..

    alarmı icat eden adam insanların beş dakika daha uyumak isteyeceğini nereden biliyor? çünkü kendi de beş dakika uyumak istiyor.”

    buraya kadar olan kısmı biraz önce behzat ç’de dinledim.
    buradan sonrası benim, bizim, hepimizin.

    aslında her keşif, her icat ihtiyaçtan doğdu. rusların buz gibi havada kıçı donup da sıcak denizlere inme istekleri olmasa bugün filistin’li çocukların hiçbiri ölmeyebilirdi. ama o zaman colomb amerika’yı hiç keşfetmemiş olurdu.

    yeni bir kıta’daki 3 milyar insan ölen birkaç çocuktan çok daha fazladır matematikte. buna rağmen ben birkaç çocuğun yaşamasını tercih ederdim. kim bilir belki de ben kötü bir siyasetçi olurdum ya da kötü bir finans adamı. bu yüzden ben sayılarla uğraşmak yerine şiir yazmayı seçtim. 3 kere 3 her zaman 9 etmedi zaten yazdıklarım da kimsenin hayatını kurtarmadı.

    bir yaprak bile toprağı beslerken solucanlara sıcak yuva verebilmek için, ben yaprak kadar olamadım. hiçlikte kaybolup giderim bir zaman. hiç kimse kalmayacak nasıl olsa. bu saatte bunu yazmana sebep olan neydi diye soracak olursan;
    - hiç.
    ···
   tümünü göster