evlenmeden bu yazimi okuyun

iki gönül bir olunca samanlık seyran olur. çok beklersin. evlilik ve kadınları etkilemek çok farklı şeylerdir. çulsuzken bir kadını etkileyebilirsin ama çulsuzken bir kadınla evlenemezsin. evlenmek demek sağlayıcı düşünce yapısını kabul etmek demektir. evlendiğin kadına omzunun üzerinden konuşamazsın. negleyemezsin. neg karın doyurmuyor. eğer sen o eve maddi bir değer sağlayamıyorsan, o kadın o evde en fazla 2 ay durur. acı ama gerçek.. tabi ki bu maddi gücü olmayan kadınlar için geçerli…

erkeklerde ve kadınlarda evlilik yaşı neden yükseldi?

çoğu kadın ekonomik özgürlüklerini eline aldı. mümkün olduğunca hayatlarını yaşamak istiyorlar. bu da evlilik yaşını yükseltiyor. lakin ne kadar gelirleri olursa olsun 30 ‘dan sonra çanlar çalmaya başlıyor. çünkü biyolojik saatleri ilerliyor ve çocuk yapmak istiyorlar. bak dikkatini çekmek istiyorum. çocuk yapmak istiyorlar evlenmek değil..

şu anda bunu yazarken bile rahatsız oluyorum. evli bir çok kadınla konuştum ve bir tanesi tüm olayı özetleyen bir cümle söyledi.

“ çocuk yapmak için evlendim. evliliğimizin ilk başında kocam beni terk eder diye çok korkardım. çocuğum olduktan sonra hiç birşey umrumda değil. kocam kapıdan çıkıp gitse, yüzüne bile bakmam “

30 yaşındayım altına imzamı atarım.