1. 101.
    -1
    @81 haklısın. ben de bu yüzden bilginin üç türünden bahsettim zaten. ben mathesis'i geçtim sayılır. ama hala kitap okumaya devam ediyorum, çünkü usta olmayınca tek ustan kitaplar oluyor. mevlana, ben öldükten sonra size mesnevi şeyhlik edecek gibi şeyler söylemiştir örneğin. ustalar ölür ama el yazmaları, kitapları kalır her zaman.

    bak şems ile mevlana'nın arasında geçen bir olay vardır, özet geçeyim. mevlana sürekli kitap okur, ancak şems bundan rahatsızdır. gider, fütursuzca mevlananın gözü önünde tüm kitaplarını suya atar. mevlana dersini aldıktan sonra kitapları sudan geri çıkarır. tabii, kitapların tozları bile hala üzerlerindedir. sonuçta çıkaran koskoca şems amk. neyse. şems mevlana'ya, artık kitap okuma olayını geçtiğini açıklamıştır bir nevi. gel demiştir mevlana'ya, biz gnosis ve pathesis'in peşinden gidelim.

    @82 bu gayet açık bir şey güzel kardeşim. yeterince araştırma yaparak, okuyarak benim o bahsettiğim "mathesis"i elde edersen zaten dinin özünün ne olduğunu da kolaylıkla bulursun. mathesis'i herkes elde edebilir.

    ama bak, ailesinden gördükleriyle gelip burada bana din dersi verecek adamın ben dıbına korum. tümevarım ve tümdengelim gibi bazı yol ve yöntemler mevcuttur. bu yöntemler ile dinin özüne kolaylıkla erişebilirsin. eskiden bu yollarda yürüyen insanlar, bazı kitap ve yazmalara, bazı mimari yapılara vs. ayak izlerini bırakmışlardır daima. ayak izlerini takip etmen gerekiyor. ha ayrıca şunu da söyleyelim, mevlana; yunus emre, şems, muhyiddin arabi, sadi şirazi, feridüttin-i attar ve benzeri nice insan işin özünde teist değildir, panenteisttir. "panenteist." yani vahdet-i vücutçu. bu açıktır. sözleriyle ve şiirleriyle, divanlarıyla belirtmişlerdir.
    ···
   tümünü göster