1. 26.
    0
    neyse, gece 3 buçuk gibi aydın otogara geldik. o zamanlar ufacık, züt kadar yere, şehrin neredeyse göbeğine otogar demişler, otobüsleri sokmuşlar amk. öyle bir yerdi aydın otogarı. yenilenmiş galiba. şimdilerde nasıldır, bilmiyorum. indim otobüsten, otobüs izmire devam ediyormuş. aydında inen bir tek ben varım zaten. her yer kapalı, yazıhaneler bile kapalı ne işse amk. telefonu açayım dedim, arayacağım ya kızı. şarjı bitik. böyle işin ızdırabını diyerekten valizi bıraktım peronda, biraz dolandım oralarda. açık bir büfe, ne bileyim bir şey bulmak için. en sonunda bir taksi durağı buldum, onu aradım. ben geldim, beni alabilirmisin diye. bunun kaldığı ev arkadaşının sevgilisi de oradaymış. neyse bunlar taksiye atlayıp geldiler beni almaya otogardan. züt kadar şehirmiş halbuki aydın, insan bilse, bütün şehri yürüyerek gezer rahatlıkla. ben gittiğim zamanlarda bulvar diye adlandırdıkları uzuun, tek bir caddesi vardı zaten gezilip görülebilecek şehir merkezinde. eve girdik, yerleştik falan. biz tabi uçuyoruz mutluluktan. daha ne olsun, sevdiğin kişi ile berabersin. mis kokusunu içine çekerek, koynunda uyuyacaksın. inanın bundan daha güzel, huzurlu bir his yok bu dünyada.
    ···
   tümünü göster