+2
-1
esin: gidelim mi ? içim daraldı, biraz denizin orada yürüsek, orada devam etsem...
ben: tabiki, gidelim...
esinle sahilin oraya gittik. kimse yoktu sahilde, sadece ben ve esin vardık... saçları rüzgarda uçuşuyordu... sonra koşarak benden uzaklaştı, biraz ilerledikten sonra bana seslendi :
esin: barışşş denize taş atalım mı ? ne güzeeeelll dalgalar diymi ?
ben: (istemsizce tebessüm ederek) atalım...
yanına gittim.
esin: bak ben ne zaman deniz kenarına gitsem, denize taş atarım. her taş hayatımda yaşadığım kötü anılardan bir tanesidir. o kadar uzağa atmak isterim ki...
(ağlamamak için zor tuttum amk kendimi, gözlerine bakınca hala içinde bir fırtına vardı... ama onun fırtınası çoğu meltemden daha hafifti.)
ben: esin !!!
esin: evet dinliyorum.
ben: ben sana aşık oldum.