1. 26.
    0
    Solun adamları, nedir o solcular!

    içlerine işleyen bir ateş ve kaynar şu içinde,

    Kapkara dumandan bir gölge altındadırlar.

    Ki ne serindir, ne de faydalı.

    Çünkü onlar bundan önce varlık içinde sefâhete dalmışlardı.

    Büyük günahı işlemekte ısrar ediyorlardı.

    Ve diyorlardı ki: "Biz ölüp, toprak ve kemik yığını olduktan sonra, biz mi bir daha diriltileceğiz?"

    "Önceki atalarımızda mı?"*

    De ki: "Öncekiler ve sonrakiler"

    "Belli bir günün belli vaktinde mutlaka toplanacaklardır."

    Sonra siz, ey sapık yalanlayıcılar!

    Elbette bir ağaçtan, zakkum ağacından yiyeceksiniz.

    Karınlarınızı hep onunla dolduracaksınız.

    Üstüne de kaynar su içeceksiniz.

    Susuzluk illetine tutulmuş develerin içişi gibi içeceksiniz.

    işte ceza gününde onlara sunulacak ziyafet budur.

    Biz sizi yarattık; tasdik etmeniz gerekmez mi?

    Attığınız meniyi gördünüz mü?

    Onu siz mi yaratıyorsunuz yoksa yaratan biz miyiz?

    Aranızda ölümü takdir eden biziz ve bizim önümüze geçilmez.

    Böylece sizin yerinize benzerlerinizi getirelim ve sizi bilmediğiniz bir yaratılışta tekrar var edelim diye (böyle yapıyoruz).

    Andolsun, ilk yaratılışı bildiniz. Düşünüp ibret almanız gerekmez mi?

    Ektiğinizi gördünüz mü?*

    Onu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitiren biz miyiz?

    Dileseydik, onu kuru bir çöp yapardık. Hayret eder dururdunuz.

    "Doğrusu borç altına girdik."

    "Doğrusu, biz yoksul bırakıldık" (derdiniz).

    içtiğiniz suya baktınız mı?

    Buluttan onu siz mi indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz?

    Dileseydik onu tuzlu yapardık. O halde şükretseniz ya!

    Bir de o çaktığınız ateşi gördünüz mü?

    Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa yaratan biz miyiz?

    Biz onu bir ibret ve çölden gelip geçenlere bir fayda yaptık.

    Öyleyse büyük Rabbinin adını yücelt.

    Hayır, yıldızların yerlerine yemin ederim.

    Bilirseniz bu büyük bir yemindir.

    O, elbette şerefli bir Kur'ân'dır.

    Korunmuş bir kitaptadır.

    Ona temizlenenlerden başkası el süremez.

    (O), âlemlerin Rabbinden indirilmiştir.

    Şimdi siz bu sözü mü küçümsüyorsunuz?

    Rızkınızı, yalanlamanızdan ibaret mi kılıyorsunuz?

    Can boğaza dayandığı zaman

    Ki o zaman siz (ölmek üzere olana) bakar durursunuz.

    Biz ona sizden daha yakınız, fakat siz görmezsiniz.

    Eğer cezalandırılmayacak iseniz,

    Onu geri çevirsenize; şayet iddianızda doğru iseniz.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster