1. 26.
    0
    "Açıldı sonunda, gel aklındakini yap sen, ben de yiyecek bir şeyler hazırlayayım" diyip kalktı hoca, gerek yok hocam deyişime aldırmadan. Aslında gerek vardı, çok acıkmıştım, bu yüzden üstüne gitmedim. Pc'nin başına oturup işe koyuldum. Yanımda kablo veya sd kart okuyucu olmadığından videoyu bluetooth la atmak zorunda kaldım. 20 gb videonun tamdıbını bluetoothla atmak çok uzun süreceğinden bir kaç denemeden sonra sadece yangın kısmını atabilmeyi başardım. Videoyu bir de büyük ekrandan izlersem ne kaçırdığımı görebilirim diye düşünüyordum, ama olmamıştı. Video bazı yerlerde parazitleniyordu, bunun nedenini anlayamamıştım. Tam videoyu incelemekten sıkılıp bilgisayarı kapatacakken masaüstündeki video editleme programlarını gördüm. Ya videoyu yavaşlatarak izlersem? O zaman istediğim şeyi yakalama şansım artabilirdi. Benim yaşıtlarımın bilye, saklambaç, futbol oynadıkları zamanlarda bilgisayar takılmanın bana sağladığı avantajla videoyu 2.5 kat yavaşlatıp parazitlerin olduğu kısımları parazitlerden temizledim. Kaçırdığım şeyin parazitlerin en yoğun olduğu( ki o an aynı zamanda yangın sırasında yağmurun aniden bastırdığı ana denk geliyordu) anda olduğunu, o anı yavaşlatılmış ve temizlenmiş halde izleyene kadar anlayamamıştım. Bu... bu da neydi böyle? Aslında çok kısa sürüyordu, ama insanı dehşete düşürmeye yeterdi. Yangının en şiddetli olduğu an, yağmur bastırmadan hemen önce, siyah bir "şey" gökte çakan bir şimşekle aynı anda barakanın üstünde beliriyor, 3 parçaya bölünüp barakanın çatısı üzerinde aralarında belli bir aralık olacak şekilde her bir parça bir yere dağılıyor, bir sonraki şimşekle birlikte havaya yükselerek kayboluyordu. Şaşkınlığımı atamadan en iyi görüntü için bir iki filtre daha uygulayıp çatıya zoom yaptım. ikinci bir şoku da o zaman yaşadım: Bu "şey"in (3 parçaya bölündükten sonra her parçanın da) kol ve bacakları, ve bir kafası vardı! O an yaşadığım korku, vücudumun en ücra köşelerine kadar yayıldı. Ne yapacağımı bilemeden donup kaldım.
    ···
   tümünü göster