1. 26.
    0
    Yemek sırasında hoş mu, yoksa nahoş demek mi lâzım kestiremiyeceğim bir olay geçti. Garsonlardan biri fazla heyecanlandığı için mi nedir, elindeki büyük porselen tabakla yere yuvarlandı. Sofradakilerin utanç içinde önlerine baktıkları anda Atatürk, sanki hiçbir şey olmamış gibi Krala doğru eğilerek «Bu millete her şeyi öğrettim, fakat uşaklığı öğretemedim» diye hem meseleyi kapattı, hem de ortalığı neşeye boğdu.
    Yurdumuzda üç gün kalan ingiltere Kralı, birçok gezintiler yapmış, misafirler onuruna bir de deniz ge­zisi düzenlenmişti. Konuk Hükümdardan Modada dü­zenlenen bir deniz yarışını görmesi rica edilmiş, spor­ sever ingilizler de bu isteği seve seve kabul etmişlerdi.
    Ertesi günü Kral ve maiyeti Nahlin yatıyla Moda yarış alanına geldi. Biz de Atatürkün bulunduğu Er-tuğrul yatıyla ayni yere vardık. Az sonra Kral ve çevresi bizim yata gelecekleri için hepimiz heyecanlıy­dık. Ertuğrul yatında o zamanın Başbakanı Celal Bayar, ismet inönü, Fethi Okyar bulunuyordu. Biz de­mir attıktan sonra uzaktan Kralın motoru göründü. Motordan ingiliz Kralı 8. Edward ve Madam Sipmson çıktılar. Arkalarından da ingiliz Büyükelçisi ile iki madam daha geliyordu.
    ···
   tümünü göster