1. 26.
    0
    istanbula vardığında sirkeci garından tahta bavuluyla çıkıp "seni yeneceğim istanbul!" diye bağırmadı. hayatı boyunca ne isyankardı ne de büyük konuşurdu. adres sora sora okulunun yolunu buldu. bir gece yurtta kalacak ertesi gün seçmelere girecekti. yurda girişini yaptı. o gece hiç uyuyamadı. heyecandan kalbi patlayacak gibiydi. ertesi gün oldu bütün öğrenciler yurdun avlusunda toplanıp orobüslye bir havuza zütürüldü. "önce burada yüzeceksiniz gençler" dendi ve şükrünün başından aşağı kaynar sular döküldü. hayatında hiç deniz görmemiş bu adam haliyle yüzmeyi de bilmiyordu. oradaki hocalardan birine yanaşarka durumu anlattı. hocası "evlat kimse senden 100 metreyi 5 sanşyede yüzmeni istemiyor. karşısıyla burası arası 10 metre. zıplayabildiğin kadar ileri zıpla ve çırpın. karşıdaki köpüğe değ yeter. seni geçiricez. ama ne yap ne et o köpüğe dey sadece bu lazım" dedi. şükrünün içinde hiçbir umut yeşermemişti. nasıl çırpınması gerektiğini bile bilmiyordu. sıra ona geldiğine nefesini var gücüyle tutup zıplayabildiği kadar ileri zıpladı. iki bacağı sakat bir köpek gibi suda çırpınıyordu. yüzmekten ziyade boğuluyor gibiydi. 5 dakikalık çırpınışının ardından kıyaya geldiğini farketti. elini var gücüyle köpüğe vurup sudan bir hamlede çıktı. "yaptım!!" diye bağırıyordu. mutluluğu kendinden taşıp bütün havuzu doldurabilirdi. hemen hocasını yanına koştu oldu mu diye sordu ve hoca hafif baş onayı verdi ve şükrü koşarak soyunma oadsına geçti. sonraki 2 eleme de kondisyon ve mülakat idi. onları da geçip okula kaydını yaptırmıştı.
    ···
   tümünü göster