benimkide basit bi aşktı

ilerleyen saatlerde, assolist oğuzumuz geldi, elinde bi tabloyla, yeni ev hediyesini ondan başka kimse akıl edemedi,ne damat tarafı nede biz, oyuzden oguzu tebrik etti herkes ama oguz hiç oralı olmadı bile, gitti çivi getirdi, astı tabloyu kendi istediği yere, oturdu bi bardak çay içti,bi sigara içti kalktı gitti, artık bu çocuğun neden böyle yaptıgını ögrenmem lazımdı, çatlıyodum merakdan,o kapıdan çıkınca bende bi telefon görusmesi yapıcam yalanını uydurup koşar adım indim merdivenlerden, baktım biraz uzaklaşmış benden, hantal adımlarla yuruyodu, seslendim uzaktan, döndü geri geldi

-noldu?
+nereye gidiyosun
-nabıcan
+sıkıldım, bende gelebilirmiyim ?
-benim gittiğim yerler sarmaz seni
+aa nedenmiş ?
-discolara, lüks restoranlara gitmiyorum kızım ben
+benle kızımlı konuşma bu bir, ikinciside sen ben zengin züppe kızlardanmı sandın
-sanmadım, biliyorum öylesin çünkü
+demek öyleyim, neden ozaman geçen gün sabah oturup benle muabbet ettin ?
-bilmem, kafama esti işte
+bende gelicem
-iyi gel

düştüm ardına gidiyorum, bizimkileri arayıp oguzla oldugumu söyledim, bişey demediler ama eve gidince kızcaklarını biliyodum, neyse baya kranlık dar sokaklardan geçirdi beni oğuz, tipinden korkulcak adamlara selam verip duruyodu, sonunda bi yere girdik, bilardo salonu gibi bişey,bi kız ben vardım aralarında,ama kimsede bikere kafasını çevirip bakmadı,bi bilardo masasına geçti oguz, cagırdı beni kafa işaretiyle,o oynanan sopayı uzattın,al dedi, başla hadi

+ben bilmiyorum ki bunu oynamayı
-öğrenirsin işte
+öğret ozaman

bi elimi tuttu sopanın arkasına uzattırdı, diğer elimide bi şekil yaptırdı sopaya hakim olmamı falan sağladı,vur dedi şimdi, vurdum top 10 cm kadar gitti sonra durdu, oguz gülmeye başladı, ilkdefa öyle gülerken göruyodum oguzu, çok tatlıydı laaan