taam mi

Üst entrynin devamı niteliğindedir

Bu kızla yıllar süren sıra arkadaşlığımız 8 sene sürdü o istanbul’a taşındı ben ankaranın puslu, soğuk ve memur hayatı süren

şehirde annemle kaldım. Liseye yeni başlamıştım bir yanım ekgibti şımarık, deli dolu, çirkin suratını özlemiştim. Gide gele

okuldan sıkıldım hocayla kavga ettim. Tam hocaya senin ben a.ına koyim diyecektim ağzımdan a kelimesiyle ağzımdan çıkmasıyla

cetvelin sivri tarafıyla hocanın beni kutsaması bir oldu. Kaçarken senin ananı s.k.cem diyerek suratına kapıyı kapattım

kapıyı kırdı peşimden koşarken savaşa giden yeniçeri askeri gibi Allah Allah Allah diye bağırıyordu.

istanbula kaçtım senin yanına sığındım. Sen ise ilk zamanlar ekmeğimi suyumu verdin benimle yatağını paylaştın. Bir gün sırf

dişlerimi fırçalarken aynayı pislettim diye bana tokat attın. Yeter dedin asalak gibisin çalışman lazım diye kırılmıştım eve

dönemezdim kan davasından beni vururlardı.

Bir çocukla tanıştırdın beni ilk görüşte aşık olmuştum hemen sevgili olduk ve cinsel münasebette bulunduk. Çocuk artık benim

malımsın diyordu o ne derse tamam diyordum. Bir gün eve kankasıyla geldi ve birlikte olmamız için bana diretti zorlada olsa

kabul ettim ve ciksleştik iki erkekle. Aradan 2 hafta geçmemişti ki anladım çocuk beni pazarlıyordu bir pekekentin eline

bırakmıştın beni evden eşyalarımı da attın çok yalnız bıraktın beni

Yılmadım her başkasıyla seviştim para biriktirdim şimdi bir evim bir yazlığım bir de arabam var.

Geçenlerde ortak arkadaşımızdan senin burada yazarlık yaptığın haberini aldım ve nickini araştırmaya başladım ve buldum

işte yazıyorum. Sana öfkeli değilim hatta teşekkür etmeye filan geldim çünkü beni sen zengin ettin sen hala aşureye ekmek

banarken ben en lüks hoteller de kendimden geçene kadar 40 yıllık şarapları yudumluyor.

Hoş çakal sıra mı paylaştığım mavi leğende yıkanan fakir kız.