1. 1.
    0
    Ertesi gün oldu Marcoyla tanıştırdım bizim Türk kızlarını, sonrada Marcoyu bizim Türk kahvaltısıyla tanıştırdık, bavuldan çıkan zeytinler peynirler, salamlar.. otel odasında bildiğin açık büfe kahvaltı veriyoruz anasını satayım. Bi baktım bu dedi ben salam yemem, neden lan? Vejeteryanım. Haydaa al birde burdan yak, dedik olm ne biçim iş bu italyansın bolonezli makarnanın membağından geliyosun, kıyma da mı yok? Yok dedi. iyi dedik bakalım senide böyle sevicez. Daha ilk zamanlardan içim ısınmıştı marcoya beyler. Delikanlı bi arkadaşımıza benziyordu kendisi. Kahvaltıdan sonra dedik dışarı çıkalım, etrafı gezelim, neresiymiş bu Breda bakalım bi. Neyse çıktık falan şehir merkeziydi orasıydı burasıydı zaten çok büyük bi yer değil 1 saate bitirdik Breda turunu. Döndük otelin karşısında bi Türk dönerci vardı oraya oturduk. Adam bizim erasmus öğrencisi olduğumuzu duyunca baya sevindi beyler. Sanki onlara memleketten mutlu haberler getirmişiz gibi muhabbete sohbete daldı direk. Gurbet hasreti buymuş anlıyorsunuz oraya gidince. Neyse yedik dönerleri, çayları ikram etti dönerci Erkan abimiz falan biz bildiğin Türkiye'de modunda takılıyoruz, arkadan ibrahim tatlısesin 90lardan kalma şarkıları falan çalıyor. Abi anlatıyor biz anlatıyoruz. Abide izmirli çıkmaz mı, hadi bakalım. Muhabbet sohbet baya oturduk orda anlayacağınız. Sonra Erkan abi bizim bi abimiz oldu ve ne zaman bişey danışcak olsak kendisine gittik. Kendisininde bizim kızla muhabbeti ilerletmemizde payı vardır, gelicez oralara
    ···
   tümünü göster