1. 51.
    0
    sırtımda ne kızılcık sopaları parçaladı. ilk okuldayken en ço dayak yedim, ağzım yüzüm şiş, ön dişlerim kırık, sırtımda siyah kemerinin izleri. hatta 1 seferinde kendi hırsını alamadı şizofren boğazına bıçak dayadı minnacık çocuğun, o an ki 'kesiyim mi lam boğazını' diye söylenişleri heyla çınlanıyor aklımda hatırladıkça. 1 keresinde, 1 aile dostunun malatyadaki köyüne, tatile diye gitmiştik, patetes tarlaları vardı bize de o aile dostonun çocuklarıyla beraber traktör sürdürteceklerdi, önce onlar torpilli olduğu için sürdüler, sıra bana geldi ben de sürdüm. ama 1 ekgibliğim ya da fazlalığım vardı, babamın beklediği yerden dönmemiştim. o kocaman patates tarlasında nasıl becerdiyse 1 taş buldu ve kafamı yardı o gün de

    ve de bunların hepsini benim problemimmiş gibi yansıttı bana, her şeyin sorumlusu ben, ama 40 yaşında sen ve 14 15 yaşındaki çocuğun aklıyla

    annem desen maddiyat için ölüme kucak açan tam anlamıyla 1 huur, aile dışına -özellikle benim için- para asla çıkmamalı. eş, dostuna 100lerce liralık hediye, karşılıksız borç vs verebilir ama 1 seferde ve bu yaptığını ibadet olarak gördüğü için, asla geri aramaz bile onları, benim içiğim sigaran tut, giydiğim, kullandığım şeylere kadar batar ama ona. kendisi koşulsuz şartsız o da 100lerce kez dayak yemesine rağmen mükemmel 1 teslimiyetle babama bağlıdır ve ona tapınıyordur, ondan yaptığı ibadet karşılığı para alır ve bu parayı her ne yapıyorsa ki orası muallak hiç kimseye, ne de eve yansıtmaz. yemek yapmaz, öğlene kadar uyur, evi toplamaz, ev işlerini de babam yapar, ev anca teyzemler geleceği zaman -çümkü tek arkadaşları onlar- toplanır, evin bana kalan kısmıyla da teyzem ilgilenir geldiğinde, gerçi onunla da aramız pek iyi değil artık kocası yüzünden.

    - bunlar ilk defada aklıma gelenler, sayısız dayak yedim bilumum her yerde -arabada, sokakta, karakola giderken bizim arabada (o zaman da karakolluk olmuştuk. ben odama kapanıp kapıyı ayağımla desteklediğim halde, polisi arayıp 'oğlum bana bıçak çekiyor, sigara vs maddeler kullanıyor, akıl sağlığı yok, can güvenliğimiz yok gibi şeyler saçmalamıştı o zaman da).

    edit - göze çarpan imla.

    esenlerde oturduğumuz sırada her pazar dayağı vardı 1 kere, ananem bize yakın olduğu için -hemen 5 sokak aşağıda- direkt oraya gibtir ederdi sonrasında, ben genel olarak çocukluğumu ananemde geçirdim diyebilirim zatem, ilk okul arkadaşlarım onu sanıyordu annem, şu an babam yüzünden onunla da konuşmuyorum. evet onunla da kavga etti
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster