1. 151.
    0
    “Kanka..”
    “He bro”
    “Bitirelim mi bu gece işimizi?”
    “Ümit’i mi diyosun?”
    “Aynen.”
    “Aga uğraşmayalım bence. Vicdan azabı çekersin dıbına koyayım”
    “Öldürmiycem lan manyak mısın”
    “E napıcaksın o zaman eve alıp besliycek misin?”
    “Sakat bırakıcam…”
    “Neyle?”
    “Elektrikli testereyle bacağını kesicem.”
    “Dalga mı geçiyosun yarram.”
    “Dalga geçiyorum tabi gerizekalı. Bıçaklıycam, dövücem falan. Sinirimi çıkartıcam işte.”
    “Oğlum sen kendini tutamaz öldürürsün.”
    “Lan onun için yanımda zütürücem işte seni. Engel olucaksın bana.”
    “He tamam, gidelim o zaman aga. Fırat’ı uyandırıyım ben.”
    “Dur lan dur uyandırma.”
    “Niye?”
    “Ya salağa bi şey olur bu sefer. Giderayak öldürmeyelim dıbına koyayım bırak uyusun.”
    “iyi bakalım.Ben üstümü giyiniyim de,nerden bulucaz oğlum Ümit’i?”
    “Sordurdum çocuklara. Semtteymiş.”
    “Neresinde?”
    “Parkın aşağısında be oğlum. Kendi mahallesinde.”
    “oo mevzu çıkar o zaman.”
    “Hazırlıklı gidersek bi gib olmaz rahat ol.”
    “Rahatım kanka. Hadi gidip gibelim huur çocuklarını.”
    “gibelim koççummm”
    Çekmeceden muştayı aldım, dilime de jilet koydum. Emir de o esnada “hangi bıçağı alsam?” kararsızlığını yaşıyordu. Sustalıyı aldı ve çıktık. Sokaklarına doğru yürürken konuştum;

    “Kanka sigara ver.”
    “Dur olum sonra içeriz, keyif sigarası yaparız.”
    “Lan ver sen..”
    Verdi. içtim. Yürümeye devam ettik. Yaklaşmış; hatta gelmiştik bile. Ümit’i gördük. Emir konuştu;

    “Aha lan orda huur çocuğu.”
    “Tek galiba.”
    “Sanmıyorum, bi yere sinmiştir ipneler çıkarlar hemen.”
    “Ah ulan bi arabamız olsaydı..”
    “Arabayı napıcaksın oğlum ne gerek var?”
    “Lan arabaya atar zütürürdük işte. Şimdi bi ton tantana çıkıcak polis gelicek dıbına koyayım.”
    “Oğlum sığır mısın onu mu dert ediyosun? Getiriyim ben onu.”
    “Nereye?”
    “Nereye istersen.”
    “Nası yapıcaksın oğlum?”
    “izle bebeğim.”

    Yerden bi taş aldı, sokağın başındaki arabının cdıbını kırdı ve arabaya bindi. Farları yaktı ve arabadan indi. Sonra cebinden ufak bir ayna çıkartıp, ışığın geldiği yöne doğru tuttu aynayı. Aynadan yansıyan ışığı Ümit’e doğrulttu. Gözlerine ışık vuran Ümit, selektöre maruz kalan tavşanlar gibi oldu ve ne yapacağını bilemeden ışığın geldi yöne doğru yürümeye başladı. “Kim var lan orda?” diyordu. iyice yaklaştı. Sokağın sonuna kadar geldi ve tam yaklaştığında, Emir konuştu;

    “Sen de kanka!”

    Üzerine atıldım, ağzını tıkadım ve apartmana doğru sürükledim. Apartmanın bodrum katına indik. Yere ittim, serildi. Emir yüzüne imalı tokatlar atarak konuştu;

    “noldu lan dıbına koduğuuum?”
    Cevap vermedi.,
    “Konuşsana erkek. Dilini mi yuttun?”
    “Ne istiyosunuz lan?”
    “Ananı istiyoruz huur çocuğu, ananı!”
    “şşşt. Sakin ol lan.” Dedim.
    Emir bi tokat daha attı Ümit’e.
    “Erkekliğin burada sökmüyo di mi dıbına koyduğumun evladı!”
    “Sizin de erkekliğin böyle tek kişiye iki kişi dalmak di mi?”

    Tam Emir bir şey diyecekti, susturdum. Konuştum;

    “Kalk lan. Kalk ırzını gibtiğim kalk. Emir sen de çık dışarı. Gel birebir kalalım.”
    “Ya kanka şu ipnenin gazına gelme.”
    Ümit konuştu;
    “Noldu Emir, abini dövücem diye mi korkuyosun ahaha.”
    “Emir çık lan.” Dedim. Emir çıktı.
    Yakasından tuttum, yerden kaldrdım. Tam o esnada konuştu;
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster