1. 101.
    0
    Hastanede koridorunda geçen 3.günümüz. Sabah erkenden kalkıp kahvaltı yaptık ve elimizden gelen tek şeyi yaptık. Yoğun bakım odasının kapısından Fırat için dua etmek.. Merdivenlerin başında Emir ile dikiliyorduk. Birden Fırat’ın yanından çıkan hemşirenin “Gözlerini açtı..” demesiyle mutluluk kapladı birden; acıyla dolu hastane koridorlarını. Yanına koştuk, “Yalnızca bir kişi..” dedi hemşire. Ahmet Abi’ye dönüp;
    "Abi ilk ben gireyim, nolursun."
    "Tamam gir ama çok durma, çabuk çık."

    Hızlıca girdim odaya. Fırat’ın başına gittim, gözleri yarı açıktı.
    "Fırat.. Kardeşim.."
    "Su ver.."
    Su verdim;
    "Kardeşim iyi misin?"
    "Değilim."
    "Ağrın falan var mı? Ameliyattan çıktın olacak artık o kadar."
    "Kaç gündür burdayız?"
    "gibtir et şimdi sen onları. Annenle baban da geldi kapıdalar, çıkmamı bekliyolar ama çıkmıycam oğlum, ulan nasıl sevindim bi bilsen! Seni çok seviyorum oğlum, vallahi.."
    "Sevme."
    "Senin tribini yerim lan artist."
    "Çağıl ne diyosun sen ya. Ne haldeyim görmüyo musun? Ölüyodum ulan. Kim sebep oldu bunlara? Sen.. Başıma ne geldiyse senin yüzünden geldi hep. Yeter lan."
    "Ne diyosun oğlum sen? Bana bak,ne diyosun? Zorla mı peşimizden gel dedik sana?"
    "Bırak ya. Adam değilsiniz oğlum. işim olmaz bundan sonra sizinle. gibtirolun gidin hayatımdan. izmir’e mi gidiyosunuz,ne cehenneme gidiyosanız gidin bi an önce."
    "Bana bak koçum, şuan dua et sen şu makinelere bağlısın. Dua et,ameliyattan çıktın tamam mı. Bundan sonra da işin olmasın zaten bizimle, bize adamlık öğreten kardeşim dediği insanı yarı yolda bırakıyo baksana.. Hadi Allah’a emanet.."

    Odadan çıktım, çıkar çıkmaz annesi ile babası odaya girdi.Ben de hızlı hızlı merdivenlere doğru yürüyordum. Emir tuttu kolumdan;
    "Noldu lan kıpkırmızı olmuş suratın?"
    "Bi şey yok."
    "Lan ne demek bi şey yok. Noldu?"
    "Fırat öldü."
    "Nasıl lan? Oğlum çağırsana doktoru!"
    "Öyle değil.. Bizim için öldü."
    "Ya oğlum açık konuşsana bilmece gibi bu ne ya."
    "Adam değilsiniz dedi.Ne geldiyse başıma sizin yüzünüzden geldi dedi."
    "Oha"
    "Dur.. daha bombayı söylemedim. gibtirolun gidin hayatımdan dedi."
    "Oğlum…"
    "Neyse ya,boşver. ikimiz kaldık işte, fazlalıktan kurtulduk."
    "Lan Fırat’tan bahsediyoruz,ne fazlalılığı."
    "Fazlalıkmış kardeş. Uzatmanın bi manası yok."
    "Nereye gidiyoruz?"
    "Önce şu parayı ödeyelim.."
    "Ne parası lan?"
    "Ameliyat masrafları oğlum ne olacak?"
    "e babası geldi?"
    "Of emir kafamı yiyip bitirme gözünü seveyim sus loğusalı karılar gibi dırdırdır"
    "iyi lan napıyosan yap. Bi daha o kadar parayı bulmak için de otobana çıkarsın artık."
    "Çıkarız çıkarız. Bi o kaldı zaten yapmadığımız."

    Bütün masrafları ödedik, cebimizdeki son kuruşa kadar.. Duygusal boşluk yaşıyordum. Fırat.. Keşke kalsaydı diyorum o ameliyat masasında. En azından gözümde değerini kaybetmeyecek, ömrüm boyunca değerini taşıyacağım bir insan olacaktı. Ama Fırat,o yoğun bakım odasında kaldı benim için.O yatağın içinde, ağzındaki solunum cihazıyla.. Fırat, öldü ve mezarına gidip dua etmeyecek kadar vefasız oldum artık ona karşı..
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster