1. 51.
    0
    gittim eve, telefonun şarjı bitmeye yakın üst katta büyük lambasını yakmak için kullandığı pirizi olan bi adamın pirizine taktım şarj aletini. yattım yatağa, yine her zamanki gibi derin derin düşünmeye başladım, hayal ettim, üretmeye çalıştım. evrenle ilgili sorular, evrenin işleyişi ve sistemi, siyasi ideolojiler vesaire. öyle düşünürken kapı tıkladı. açtım kapıyı, en sevdiğim arkadaşım gelmişti (kod adı): arif. elinde bi poşet, umutlandım sanırsam aç kalmıycam dedim, sonra dilediğim oldu, marketten yürüttüğü bi parça yağsız domuz eti ve 2 şişe heineken. nerden buldun lan bunları dedim, sen olmadan da hırsızlık yapabiliyorum dedi. her şey mükemmeldi, tek sorun etleri nasıl ısıtıcaktık. tüp çalmamız lazımdı. ilçe dışına kadar koşarak gittik, bailout bottle ların bulunduğu bi dükkana girdik, kapanmasına 15 dakika vardı. dolapların arkasına saklandık, vurdular kilidi çıktılar 15 dakika sonra. bizde 2 tüp tuttuk, camı kırdık kaçtık koştuk yine dakikalarca eve kadar. bugün de aç kalmadık...
    ···
   tümünü göster