1. 476.
    +2
    bi kaç hafta sonra aliyle daha fazla konuşma fırsatı buldum. bişeyler öğrenmeye hevesli, beni ilginç bulan, çok bilgili olmasa da hevesli siirli bi çocuk.2 yıldır düzenli olarak gittiğim kütüphaneye gideceğim bi gün bana okul çıkışı ne yapacağımı sordu. bende çıkışta kütüphaneye gidicem ordan da eve dedim. bende senle gelebilirmiyim, biraz kitap okumak istiyorum zaten ne zamandır böyle bi planım var dedi. tabi bende kabul ettim direk.o upuzun yolda konuşabileceğim bi ses arıyordum bende zaten. çopu zaman adını yankı koyduğum içimdeki sesle konuşurdum. hatta size unutamadığım bi diyalogumuzu yazim:

    (y:yankı,b:ben)=

    b:ee yine kaldık başbaşa bu gibik yolda.
    y:işte biz buna muhtacız dostum,sen ve ben yalnızlığa muhtacız.o olmadan ikimiz bi hiçiz.
    b:sadist misin olum şurda sohbet edeceğim bi lavuk olsa iyi olmaz mıydı? elimdeki (sağ elimdeki limonlu sodayı ve sol elimdeki sigarayı göstererek),bunlarda tek başına gitmiyor.
    y:ben neyim ulan itoğlu it.benle konuşsana.(o sıralar incide takılmaya başladığımdan bilinçaltıma bu küfürler empoze edilmişti)
    b:ya olum tamam da sen yoksun ki.gibik koca kafamın içinde bi sessin. yani sana bi soda ısmarlayamam. paketimden çıkarıp bi dal veremem.ama iyi çocuksun severim seni.
    y:işte burda yanılıyosun dostum.ben senim,ama sen ben değilsin.ben senin beyninim. sense gibik duygulara muhtaç ruhsun.ben senin madde yönünüm. sadece var olanlarım.ben gerçek olanım..
    ···
   tümünü göster