1. 126.
    0
    sınava sayılı günler kala selin mesaj atmıştı. yine tenha bir yerde, ece ve bir arkadaşıyla daha oturup sigara içtiğini, benim gelmemi istediğini söylemişti.

    gittim. ece ağlıyordu deli gibi. bu yüzden seline odaklanamadım. ne olduğunu sorduğumda selin bilmediğini söyledi. ece konuştu;
    -ulaş nasıl böyle birşey yapar, nasıl başka bi kızı evine çağırır?

    +saçmalama ece ulaşın sürekli yanındayım ve sürekli konuşuyoruz. böyle birşey yapsa haberim olurdu. o kızla sadece dalgasına konuştu. ciddiyetini ben biliyordum.

    konuşmaya devam ediyordum, içimdeki seline karşı olan sinirden dolayı ağzımdan şu cümleler döküldü;
    +hem zaten bir haftadır felan konuşuyorlar. hangi kız bir hafta konuştuğu çocuğun evine gider ki? selin haricinde tabii.
    selin delirmişti. ayağa kalktı bağırmaya başladı "sen bana ne diyorsun." "ben huur muyum". tenha bi yer olmasına rağmen insanlar geçiyordu. insanların bakışlarına maruz kaldım bi süre, olaya anlam veremedim.

    elinden çektim, oturttum. özür dilerim istemeden çıktı dedim fakat haddinden fazla sinirlenmeye başlamıştım. çoğu insan bilir belli bi yere kadar sinirlenirsin, oradan sonra olaylar kopar. kendine hakim olamazsın.

    özür dilememe rağmen bağırmaya devam etti. ece kendi acısını unutup arkadaşıyla bize yöneldiler, öylece bakıyorlar.

    selin bağırmaya devam etti. sinirlerime hakim olamadım. kalktım ayağa, bir tokat vurdum. biliyorum kendimi daha fazla sinirlensem, olaylar daha çok karışacak. oradan uzaklaşmak için koşmaya başladım. arkadamdan bağırdı "gibtir git". artık kontrolden çıkmıştım. döndüm, geldim yanına çok daha hızlı bir tokat daha attım.

    öylece kalakaldı. dondu adeta. ece beni uzaklaştırmaya çalışırken selinin ağlaması durmuş, putlaşmıştı. onu kendine getirmeye çalıştıklarını gördüm en son, uzaklaştım.
    ···
   tümünü göster