1. 1.
    +3
    vay amk.

    karşımda monitörün tangır tungur sallanmasına anlam veremeyip, dua ederek battaniyeyi üzerime çekmiştim. validenin kalkın zelzele oluyo çığrışına kalktım. yalnız deprem değil. zelzele. daha ürkütücü. kapının önüne portmanto devrilmiş. babamla abim kaldıramıyorlar. allahtan birinci kattı da çıktık biz önden. peder beyin o ara damarı kesilmiş, bayılmış merdivenin önünde. lan kafayı yicem, kaç dakika geçti adam gelmedi. o zaman insan anlıyor yakınları kaybetme duygusunu. neyse, kafayı sola doğru çevirdim, binalar yerle bir. ama 11 yaşındayım amk, ölüm nedir, deprem nedir, ceset kokusu nedir ne biliyim, hava aydınlanana kadar şarkı söylüyorum içimden. büyükler ağlıyor falan, benim gibimde değil. hava aydınlanınca gördüm felaketi. akrabaların eşin dostun ölüm haberleri gelmeye başlayınca durumun farkına vardım. artık hiçbir şeyin eskisi gibi olamayacağını orda anladım.

    fakirle zenginin bir olduğunu,

    güçsüzle güçlünün aynı yardım kamyonuna el uzatabıleceğini,

    aslında hiç birşeyin bizim olmadığını,

    bu felaket durumunda bile insanların ne kadar şerefsiz olabileceğini,

    yağmalamanın, organ çalmanın, bilezik için kol kesmenin ne olduğunu,

    gelen yardım malzemesini dükkanında satan bakkalın ne kadar muallak olduğunu.

    vay amk.
    ···
   tümünü göster