1. 76.
    0
    evden çıkmayan bir arkadaşım vardı. evden çıkamazdı. sorunu neydi bilmiyorum. arkadaşım, günlerce kimseyle görüşmediği olurdu. arkadaşımın. bazen durum o kadar ilerlermiş ki sigara almaya büfeye bile gidemezmiş. yemek yemezmiş. biraz takıntılıydı, olmazsa olmazları vardı ve bunlar çok basit ama onun için çok elzemdi. mesela yemekten sonra sigarasını içmediği zaman başka işlerini devam ettiremezdi. öyle sigarası yoksa bir sonsuzluğu bekleyip odasında uyuyakalana kadar boş boş otururdu. ya da mesela sabah kalkıcak, kahvaltısıyla beraber kalan bulaşıkları da yıkayıp duşa giricek, sonra da okula gidicek. ama mesela içeride ev arkadaşı uyuduğu için bulaşıkları yıkayamıyo. hiçbi şey yapamazdı. işlerin sırasını karıştıramazdı. sanki daha evvel önceliklerini karıştırdığı için başına çok kötü şeyler gelen anıları vardı da hatırlamıyordu, o tecrübelerin refleksleri hatıra diye kalmıştı sanki. akşama kadar yatakta uzandığı, beklediği olurdu. beklerdi. godot'yu beklerken okumadığı bir kitap değildi, tiyatro metinlerini iyi yazılmışsa bilhassa severdi.

    uyanmalarını bekledi, gelmelerini bekledi, aramalarını bekledi, gitmelerini bekledi, gitmesini söylemelerini bekledi. arkadaşım beklerken öldü.
    ···
   tümünü göster