1. 26.
    0
    şoku babamın beni sıkı bir şekilde tutuşu ile atlatışımdan sonra etrafa korkar gözlerle bakmaya başladım, annem ile babam etrafa bakıyorlardı, annem hemen "eve dönmemiz lazım." dedi gayet stresli bir şekilde, babam ilk önce kalaslardan yaptığımız ince köprüye daha sonra anneme baktı "bizi görürler.", "binanın içine girelim?" dedim birden bire bacaların yanındaki çatı aralığına giren küçük kapıyı fark edince. babam kapıya bakıp kafasını emin olmayan bir şekilde olur anlamında salladı "içeride ne olduğunu bilmiyoruz.", "Ben biliyorum." dedim yine aynı ses tonuyla, "Geçen gün ki konserveleri oradan almıştım.", annem ikimize şaşkın şaşkın bakıyordu "Hiç yanımızdaki binaya girmeyi akıl etmediniz mi?" dedi biraz alaycı ve şaşırmış bir şekilde, "Yakındaki son çaredir." dedi babam kendinden emin bir şekilde "Bak şu an orada kalmak zorunda olsak bile içerideki herşey dokunulmamış bir şekilde duruyor.", lafı yiyen annem sustu.

    "Ee napıyoruz?" dedim babama, çatıda daha durmak istemiyordum "birazdan içlerinden birisi çatıya çıkar başımız belaya gi-" diyemeden babam lafımı kesti "biliyorum, o yüzden düşünüyorum." babam anneme baktı "silahın yanındamı?" annem pantalonunun arkasına dokundu ve evet anlamında kafasını salladı. Bana döndü "Sen- neyse." cevabı zaten biliyordu. "iki silahımız var, benim şarjörüm tam dolu değil." bana döndü tekrar "içeride birşey gördün mü?", "iki gölge vardı.", kaşı havaya kalktı "Ve?", "Ve güneş ışığına maruz bıraktım." kafasını iyi anlamında salladı "iyi akıl edebilmişsin.", dalga geçmesine fazla izin vermeden sanki konu hakkında konuşuyormuşuz gibi devam ettim "Daha içeride ne olduğunu bilmiyorum fakat ilk kattan aşırı derecede büyük bir hırlayan birşey duydum baba... "
    ···
   tümünü göster