1. 551.
    0
    ırmağı görünce, geriye doğru sıçradım. ki arkamda
    mumlar vardı. eğer birisini bile söndürürsem, neler
    olacağı hakkında hiçbir fikrim yoktu. sonuçta bu mumlar,
    birer vücut kazandırıyor, söndürülmesi halinde onları
    öldürebilirdim. tabi bu o kadar basit değil.
    "kanın içindeki ırmak olamaz" dedim,
    kahkaha atmaya başladılar tekrar. benim alay ediyorlar
    diye düşündüm. bu ırmak olamazdı, çünkü o bir insandı
    ve insanlar tekrar hiçbir şekilde geriye dönemezdi.
    "susun" diye bağırdım, daha çok kahkaha atmaya başladılar.
    onlar kahkaha attıkça ben bağırıyordum.
    tam bu sırada, otelin sahibi garip hareketlerimden ve
    içeriden gelen seslerden şüphelenmiş olacak ki, kapıyı çaldı.
    "ne oluyor içeride" diyordu.
    şimdi ne yapıcam? ulan resmen sıçtık buradan kalkamam ki
    diye düşündüm. bir yandan da kahkaha sesleri geliyor.

    "yok bir şey" diye bağırdım, varlıklar bir anda sustu.
    onlarda, onlarla konuşuyorum sanıyorlardı sanırım.
    adam ısrar ediyor, "aç bir kardeşim ne oldu"
    falan diye. "yok bir şey yahu rahatsız etme" diye
    bağırdım. varlıklar "ne oluyor" dedi. onlar adamı
    duyamıyor ve göremiyorlardı. çünkü şu anda
    çember içerisinde bir tek ben vardım ve bu ayin
    benim kanımla yapılıyordu. kafamı tekrar yere eğdim,
    kanın içerisinde ırmak var. dümdüz bir şekilde bana
    bakıyor. ama bir gariplik var, iyice yakınlaştım,
    bu sırada adam "açsana kapıyı kardeşim" diye
    bağırmaya devam ediyordu. ben iyice yaklaştım,
    burnum kana değdi, o sırada ırmak ın gözlerinin yerinde
    is, kurum gibi iki kırmızı şeyin olduğunu gördüm.
    bu ırmak olamazdı.
    ···
   tümünü göster