arapça bilen bir gelsin define söz konusu

99 senesiydi

bir kaplıca tatil yöresine gitmiştik ailecek annem babam ben abim, halam, eniştem, kuzenim, dedem ve babaanem.

dedem ertesi gün erkekleri topladı bölgeyi gösteriyordu

işte şu kayaların arkası boşluk, şu gördüğünüz dağların içi boş, hepsinde vakti zamanında büyük defineler vardı, sonra dumansız ateşten yapılanlar aldılar sakladılar hepsini insan oğlunun aç gözlülüğü yüzünden dedi. o aralar da eniştemin çok borcu vardı. yalvar yakar hala vardır çıkaralım birşeyler dedi. dedem rüyaya yattı aynı gece. sabaha karşı gün ağarmadan çıkmış gitmiş bir alana, vurmuş kazmayı. kan fışkırmış topraktan. kanlı çamurlu botlarıyla geldi sonra, bembeyazdı o adam ki kendisi hacı hafızdı bir tek allahtan korkardı, belliydi ki olmuştu birşeyler anlatmadı.

2 gün sonra ben annem babam ayrıldık ordan.
sonraki gün abim hasta olmuş. onu gönderdiler.
3 gün sonra da toplanmışlar dönüyorlarmış geri kalanlar, o zamanalar tabi çift şeritli yollar yok, uşak-kula rampalarında bir trafik kazası oluyor. sonrası durum vahim.

halam beyin tramvası geçirmişti
kuzenim ön çamdan fırladı kafa tasında çatlaklar bir kemiği akciğerine batmıştı
eniştenin kara ciğeri parladı

dede ve babaannenin akibeti ise şöyle

ambulans geliyor babaanneyi çıkarıyor. hastane yolunda ambulansa kamyon çarpıyor.
dedemi ise arabadan çıkaramamışlar. itfayenin elektrikli testereleri çalışmamış. demir makasları araçta yokmuş. sonra birden alev alıyor araba. yanıyor dedemde orda. tek sözü ise haritaları yaksınlar oluyor.

biz bu olaydan ders almadık tabi.

abimle, dağlarda ovalarda aylarımızı geçirdik. ve inan bana sağlıklı bir beyinin kaldıramayacağından çok fazla şeyle karşılaştık. bir gece uyuyup uyandığımızda etrafımızda hayvan leşleriyle uyanmamız gibi.

başkalarının başına gelen kötü olayları deneyimleyerek görmek kadar büyük bir aptallık yoktur.

gecenin şu vakti bunaları burada yazmamın sebebi bu işlerin gerçekten tehlikeli olmasıdır.

lütfen. bırak gitsin.