0
2012'nin ağustos ayıydı, inci sözlükte vakit öldürüyordum. Bunu çok sık yapmam diye bir başlık gördüm. Tıkladım. Başlığı açan kişi, kendisinin yardımıyla istediğimiz pek çok şeyi elde edebilecek duruma geleceğimizi vaad ediyordu. Bu da pek çok kişinin ilgisini çekti ve adamın başlığını takip etmeye başladılar.
içimizde iki ruh olduğundan söz ediyordu. Alfa ve beta. Alfa aşırı iyi mükemmel güçlü zeki gibi uçuk özellikleri olan bir şeydi, beta ise kötü güçsüz aptal gibi özellikleri olan bir şeydi. Kendisini bize ilk başta çok zengin ve güçlü biri olarak tanıttı.
1 yıl içinde kendisini sırayla dünyayı yöneten adam, Hz. adem, Hz. mehdi, sonra da tanrı olduğunu iddia etti. Öğrettiği alfa öğretisi çok uçuk bir şeydi. insan alfasıyla manevi iletişim kurarak her şeyi başarabilir diyordu. Her neyse, biz incideki başlığı okuyorduk.
Bize hep toplumla ilgili, kendimizle ilgili veya alfayla ilgili şeylerden söz ediyordu. Doğruya yakın tespitleri vardı, insanları nasıl kontrol altına alabileceğimizi, aklımızı kullanıp her sorunu aşabilecek pgibolojiyi iyi dayatıyordu. Ama aynı zamanda kendisine kayıtsız şartsız sorgulamayan köleler de yetiştiriyordu.
Kendi otoritesine karşı en ufak masum bir soru bile kişilerin kurduğu kardeşlikten atılmasına sebep oluyordu. incideki başlığa bakmak istersen başlığın adı Bunu çok sık yapmam. Göz atabilirsin.
Bir süre sonra sözlükten hesabı silindi. Adminlerden birine sordum neden silindiğini. Özel mesaj ifşası yaptığından söz etti. Doğru, gerçekten de yapmıştı. Girdiği yazılardan birinde bu kardeşliğin benzerini kancık sözlük diye başka küçük bir sözlükte de kurduğundan söz etmişti. inci sözlükten adama ulaşma imkanı olmayan pek çok kişi o sözlüğe hücum etti.
Tahmin ettiğimiz gibi oradaydı. Ama bize Sözlükte adamların vardı, beni silmelerini söyledim. Artık buradayız dedi. Oysa özeli ifşa etme kuralını çiğnediği için silik yemişti.
Çok yalancı biriydi işte. insanlar üzerinde kurduğu otorite ve güven güçlendikçe hafiften ağıra doğru yalanların kat sayısı hep artıyordu. Direk ben tanrıyım dese elbet kimse onu takip etmezdi, ama şuan tanrıyım diyor pek çok kişi de ona inanıyor.
Kancık sözlükteydik artık. Orası biraz karışık ama araştırırsan oraya da bakabilirsin. Karanlık bir kardeşlik kurmaktan söz ediyordu. Dünyayı yönettiğini, bizden de hak edenlerin onunla birlikte yöneteceğini söylüyordu. Ama bunun için bizi pek çok testten geçireceğini söyledi. ilk testi, kitap oldu. Alfa öğretisiyle alakalı bir kitap yazacağım, sizler de bu kitabı pazarlayacaksınız. Yayın eviyle anlaşacaksınız, kitap milyonlar satacak. dedi.
Artık az çok herkesi bağlamıştı ve inandırmıştı. Bir şeyler yazmıyordu. Kendi alfamızla beraber kendimiz halletmemizi, halledemeyecek kadar güçsüzsek de eleneceğimizi söylüyordu. Bilirsin, insanlar ilk başta onu toplumda saygın ve güçlü biri olmak için takip etmişti. Bunu beceremeyince yardım tavsiye istediler, o da böyle bir karşılık verdi.
işte millet kitap için çalışmaya devam etti. Ama pek ipleyen yoktu açıkçası. Her ne kadar adama usta usta diye yalakalık yapsalar da, hepsi çıkar için oradaydı. Usta herkese yukarıdan bakıyordu, sadece korku ile baskıyla kontrol etmeye çalışıyordu. Sonra varis diye birinin olduğundan söz etti.
Kendisinden sonra dünyayı yönetecek kişi. Bize ondan söz etti. Sonra msn'ye geçtik ve o kişiyle tanıştık. Kişilik olarak falan ustaya çok benziyordu. Ama liseliydi, bu yüzden biraz samimiyet vardı oluşmuştu. Bize usta kadar kibirli yaklaşımı yoktu.
ilk önce biraz hikayeden de söz edeyim. Kendisi assassin tarikatının lideri olduğunu söyledi. Assassin's Creed diye bir oyun var biliyorsundur. O oyunun aslında gerçek olduğundan bahsetti. Kendisi assassin lideriydi, karşı taraftakiler de Templarlardı. Templarları yenmiş ve çok geri çekilmek zorunda kalmışlar, dünyayı ele geçirmiş falan.
Millet az çalışıyordu. Msn'den iletişim kuruyorduk artık, usta çekilmişti. Varis bize liderlik yapıyordu. Aynı kişi olduklarını düşünüyorum. Çünkü adları, tipleri bile aynıydı. Sadece yaşlarının farklı olduğunu söylüyordu sanırım. Şizofren bir manyak da olabilir. Ama gerçekten zekiydi.
Çünkü insanlara gerçekten toplumu istediği gibi yönetebilecek bir şeyler öğretmişti, insanlar çok daha zekiydi ve ona bildiğin kölelik yapıyorlardı. Bir gün usta, ortada hiçbir şey yokken hepimizi kardeşlikten attığını söyledi.
Varis ortaya çıkıp usta zaten kötü biriydi, lider olmak için kendi ailesini öldürmüştü. Benim kardeşliğime katılın. Kitap için o kadar çalıştık çöpe gitmesin. Ustanın testi için değil de, kendimiz için çıkartalım. Paramız olsun sistemden sıyrılalım, ustayı yıkalım.
Dünyayı kötülüğe sürüklüyor dedi. Herkes kabul etti tabi. Usta kitabın parasını kendisine alacağını söylemişti itlik olsun diye. Varis bizim olacak diyordu. Herkesin az çok çalışma şevki gelmişti. Varis lider olsa da arada bir samimiyet kurmuştu. Sorgulanmayacak kadar otoriteyi kurmuştu, sorgulayan olursa fena kızıyordu. Ama yine de kanka diye falan hitap ediyordu öyle davranıyordu.
Artık skype üzerinden iletişim kurmaya başlamıştık. Dünyayı ele geçirme planları falan. Herkese kitap için görevler verildi. Kitabı daha çok incici liseliler alırdı. Bunun için birine görev verildi. Bu görevi alan kişi üst üste 2 sene lise 1'den kalmış biri. Görev için facebook sayfaları kurdu, hazır olan sayfalara girdi.
Toplam 1 milyon kişiye ulaşabilecek kadar facebook sayfasına sahip oldu. Gerçekten büyük bir rakam, bu 1 milyon kişinin çoğu incici ve aptal ergen denilebilecek kişiler. Ve kız tavlamayı öğreten kitap falan denilince direk koşarlar alırlar. Sayfaları da öyle reklam yapabilmek için elde etti zaten. Yani ben atılmadan önce toplam 1 milyondu sayfaların toplamı.
Sosyal medyadan ünlü kişilerle de pek çok bağlantı kurdu. Hatta inci sözlükteki bir admine ustanın sildirilmiş hesabını bile açtırttı. isterse çok daha fazla şeyler yapabileceğini biliyorum. Çünkü yazın her gün beraberdik ve günün yarısını boş muhabbet ve oyun oynayarak geçiriyorduk ve liseli bunları yapabiliyordu.
Diğer kişilerden bahsetmeme gerek yok. Bu potansiyeldeki 10 kişiydik işte. ilk başta yüzlerce kişiydik, sona 10 kişi kalmıştı. 10 kişinin çoğu zeki ve itaatkar kişilerdi. Benim de zekamı överdi ama itaatkarlık konusunda şüpheliydim.
Bir gün geldi ve 4 kişiyi kardeşlikten attığını söyledi. 2013'ün ağustosuydu. Daha dün görevimi iyi yaptığım için beni öven herif atmıştı beni. Bizi attıktan sonra da eski usta ile artık beraber çalışacaklarını söyledi. Eski ustadan nasıl biri olarak bahsettiğini söylemiştim, masum insanları öldürmüş, liderlik için kendi ailesini öldürmüş falan.
Ben böyle bir şeyi asla kabul etmezdim, ondan attığını düşünüyorum. Ne kadar o zaman biraz kör olsam da kötülüğü bariz seçecek kadar değildim. Eski usta atılan herkesi 3 gün içinde öldüreceğini söyledi. Hiçbir şey olmadı.
O aptal öğretilerden sonra biraz kafamı toparlamaya çalıştım. Sonuçta 1 yıl boyunca onların arasında kalmıştım ve pek çok şey yapmıştım. Hayatım pek çok yönüyle değişmişti. Hem sanal olarak hem de gerçekte değişmişti. Sonra bu adamın yalancı olduğunu anladım. 10-20 kişilik alt bir kardeşlik vardı.
Ulaşabildiğim herkese ulaştım. Türlü kanıtlarla ustanın yalan söylediğini ve çok kötü biri olduğunu yazdım yazabildiğim herkese. ilk başta yaklaşık 5 kişiyi onu takip etmekten vazgeçirdim. Bu ilk kez olmuştu gerçekten. Daha önce onu kötüleyenler nadiren 1 kişiyi vazgeçirebilirdi.
Normalde vazgeçirmeye çalışanları aptallar ötsün, umurumda değil derdi ellemezdi. Kancık sözlükte adminliği vardı. Beni direk sildi ve yalan söylediğime dair 4-5 tane başlık açtı. Açıklama yapmadı, çünkü yapabileceği bir açıklama yoktu doğru dediğim apaçık ortadaydı. insanlara salak muamelesi yapıp bana inanın, sadece yalan söylüyor dedi. Ve maalesef ona inanmaya devam edenler oldu. Büyük etkisi vardı onların üzerinde.
Biraz baştan savma anlatmış olabilirim, elimden geldiğince anlattım. Soracağın sorular varsa cevaplarım. Paylaşım yapacaksan ismimi verme lütfen. Kancık Sözlükte ustanın nicki unbelievable my7. inci sözlükte ise they call me alpha. Şuan ki amaçlarını pek bilmiyorum.
Ama varis bizi atmadan önce bütün insanların beta, yani kötü olduklarını söylemişti. Onları köle olarak kullanabiliriz, alfa olmayı hak etmiyorlar diyordu. Tamamen ustanın fikirleriyle aynı. Aslında onların iyi kötü kavramı, güçlü veya güçsüz olmakla alakalı gibi sanki...
Tümünü Göster