-1
@21 oraya çok uluslu demişim, geniş alan dediğim birden fazla ülkenin aynı anda geçmesinden bahsediyorum. ancak öyle sağlıklı bir komünizmin varlığından söz edebiliriz. onun dışındakiler sadece zulümdür. sağlıklı bir komünizmin öncelikle kapitalizme ihtiyacı vardır, bunu kimse reddedemez.
her dönemin şartları da farklıdır zaten. aslında anlattıklarından anlaşılıyor ki, o laf ettiğin romantik komünistlerdeki katı düşünce tarzı sende de mevcut. sadece zıt bir düşünceye sahipsin ama tarz aynı.
kapitalizmin tarihine baksak aslında çok mu masum gözüküyor oradan onu da anlamıyorum aslında. komünizm örnekleri pek iç açıcı değil evet ama kapitalizm gerçekten iyi midir? yakın tarihi biliyoruz işte ve içerisinde de yaşıyoruz yani. yanlış mı? farklı bir sistemi birçok ülke aynı anda düşünüp uygulasa şu anki durumdan daha da kötü olacağının garantisini kim veriyor? komünizmde geçmişte yapılmış hataları analiz edip, üstüne farklı, günümüze uygun güncellemeler yapılsa, hadi adı komünizm de olmasın başka bir şey olsun, buna da karşı çıkar mısın?
din konusuna da takmışsın ama hiçbir gerçek komünist din, dindar düşmanı değildir, bakma bizim ülkenin komünist geçinen ergenlerine ya da geçmişteki yanlış örneklere. din karşıtı eleştiri mevcuttur ancak asıl karşı çıkılan dini inançları sömüren kesim ve toplumun durumudur. din insanın bilinç arayışıyla sığındığı bir alandır. dini üreten devlettir, toplumdur, insan bilincidir. din, insanların aklına kazınmış dünya teorisi, mantığı, ruhani ve ahlaki sığınışıdır. toplumsal olarak belirli bir refah düzeyine ulaşamamış kesimlerde din ön plana çıkar ve insana hayalini gerçekleştirme arzusu, umudu kazandırır. dolayısıyla din, mazlumun, acı çekenin ilacıdır. dolayısıyla din bu yönden afyondur. yani neden afyon denildiğini hep çarpıtıyoruz, yanlış veriyoruz. halbuki bunda herhangi bir yanlış yoktur, sen de katılacaksındır. din dediğimiz şey ilaç, rahatlatıcı, uyuşturucu bir şey değil midir? bu olumsuz anlamda kullanılmamıştır. ama ülkemizde tek bir cümleden yola çıkıldığından, doğal olarak yanlış yorumlanıyor.
yani ortada dindar insana karşı herhangi bir düşmanlık falan yok. aksine dindar insanın dinine bu denli sarılmasına sebep olan düzene karşı bir karşı tutum var. gerçek bir solcu devlet tarafından uygulanmış, özgürlükleri kısıtlayan bir yasaklamaya, dolayısıyla türban yasağına da karşı gelir. hatta lenin de sosyalizm ve din makalesinde bu din konularına gayet açık değinmiştir. üstüne basa basa da dini burjuva demokratlarının yaptığı gibi, idealist, toplumdan uzak entelektüel bir sorun olarak ortaya koymanın yanlış olduğunu, saçma propaganda yöntemleriyle yok edilmesinin imkansız olduğunu, öncelikle toplumsal sorunların halledilmesi gerektiğini savunur. lenin'i seversin sevmezsin, o ayrı mevzu ama bu konuya bakış açısını kendisinin yazdıklarını okuyarak anlayabilirsin.
Tümünü Göster